Pazar, Nisan 24, 2005

SENARYO SAHNEDE...

Perşembenin gelişi, çarşambadan belliydi!...
Ama konu mankenliğine gönüllülerin, veya senaristlere yardımcı olan işbirlikçilerin pek umurunda olmadı!...
Hatta, iş birlikçilerin istedikleri buydu!...
Türkiye'nin başkenti Ankara'nın en nezih semtlerinden birindeki bir eğlence merkezinde silahlar patladı!...
3 ölü, 2 yaralı var!...
Kavga nedeni; kargaların bile gülebileceği kadar basit!...
İki Kürt vatandaşımız, sahnedeki sanatçıdan kürtçe türkü istiyor. Buna bir başka masa "Türkiyem" adlı parçayı isteyerek cevap veriyor...
Kürtçe parçaya da, türkçe parçaya da itiraz edenler bu memleketin insanları ve her iki grup ta bu memleketin vergi mükellefi iş adamları!...
Bu komik nedenden dolayı silahlar patlıyor!...
Kavga eden iki grup ta şu anda yok!..
Kavga eden üç kişinin üçü de ölü!...Arada suçsuz günahsız iki gazino çalışanının yaralanmaları da cabası!...
Her iki tarafa da Allah rahmet etsin diyerek başlamalıyım.
Her iki tarafın ailesine de baş sağlığı, sabır ve metanet diliyorum...
Öfkemden başım ağrıyor dersem yeridir!
İki gündür vücudumun bütün dengeleri, alt-üst!...
Bu memleket; çok gereksiz bahanelerle, çok acemice kavgalara şahitlik etti!...
Yetmedi mi artık?!...
Türkle Kürtün paylaşamadığı bir şey varsa; ve bu bölünecek şeyin adını bilen varsa Allah rızası için beri gelsin...
Karen Fogg çocuklarının, uzaktan kumandalıların, dolma kalemlerin, işbirlikçilerin oyunlarına gelmekten ne zaman bıkacağız?...
Kaç gündür ağız birliği ile; bir yerlere methiyeler dizerken, bir yerleri de ısrarla tahrik edenlerin neden farkında olan yok?
Ülkücü ile PKK yandaşını aynı panelde buluşturarak; araya demir kazık denen bir ucubenin provakatörlüğünü de katarak milleti tahrik edenlere kim, ne zaman dur diyecek?...
Şehit güvenlik güçlerimizle, geberen PKK'lıları aynı gözde görme cüretini gösteren tahrikçiyi, kim ne zaman susturacak?...
Daha ne kadar kan akması lazım?
Yetkililer!
Etkililer!
Hükümet edenler!..
Heyyyy Ankara'dakiler!... Kulaklarınız sağır mı?
Gözlerinizde ilahi perde mi var?
Yürekleriniz mühürlü mü?
Ankara'nın göbeğinde patlayan bu silahların; işin başlangıcı olduğunun farkında değil misiniz?
Birbirini öldürenlerden ikisinin PKK yandaşı olduğu söyleniyor...
Diğeri ise sadece onlara karşı tavır koyarak türkçe bir türkü isteyen bir iş adamı...
Yani hiç birisi Pkk'lı da değil, Ülkücü de!...
Bu memleketin yumuşak karnı kaşınıyor!...
Bu memlekette silahların patlaması, hiç bir yere benzemez!...
Kimse sakın azdan az, çoktan çok ölür demek gibi bir gaflete, dalalete, hıyanete düşmesin!...
Her aklı selim kişi, her kanaat önderi kişi; en yakınından olmak üzere telkinlere başlamak zorunda...
Yarın -Allah (c.c.) korusun- içimizden kimin gencine ağlayacağını da Allah (c.c.) bilir!...
Allah aşkına, Peygamber aşkına, mukaddesler, Pirler aşkına her kes aklını süratle başına toplamalı...
Bu toprakları; Türk-Kürt demeden beraber vatanlaştırdık...
Bayrağa renk olan kanda da ortaklığımız var...
Aynı Kıbleye döneriz...
Aynı Kitaba inanırız...
Aynı Peygamberin ümmetiyiz....
Vallahi, Billahi bizim birbirimizden farkımız yok...
Ben bir Ülkücüyüm...Beraber büyüdüğüm, bırakın arkadaşlığı Ülküdaşlık denen gönül bağı ile bağlı olduğum sayısız Kürt kardeşim var....
Ve ben onların varlığıyla hep iftihar etmişimdir....
Bizim aramıza kimselerin girmesine izin de vermeyiz; buna kimselerin gücü de yetmez...Neden bizi örnek alma tenezzülünde bulunan bir yetkili çıkmaz?!
İçkiyi ağızlarıyla içmesini bilmeyenlerin, alkolün tesiriyle de ucuz kahramanlıklarına seyirci kalmayalım...
Bu memleket hepimizin ve Türkiye'den başka Türkiye de yok!...
Rabb'im etkili yetkililerimize feraset; bizlere de aklı selim ve sükunet ihsan etsin...
TEVEKKELTÜ TAALALLAH...
Selam, sevgi, dua...
Mustafa ASLAN
http://maslan.blogspot.com
tokkali@mynet.com
tokkali_53@yahoo.com

Hiç yorum yok: