Pazartesi, Şubat 04, 2013

SİYÂSET DEVELERİ...

Bir kıssa:
Aslan, ormandaki hakimiyeti hâricinde bir de kendine yakın bir çevre oluşturur. Kendine sâdık, onun avlanmasını bekleyen, av artıklarıyla geçinen bir grup kurar.
Bu grup tilki, çakal, karga ve deveden oluşur. Aslan avlanır, karnını doyurduktan sonra kalanla da diğer etobur grup karnını doyurur. Zahmetsiz, rahat bir hayatları vardır. Bu grubun içinde sadece deve otoburdur ve bu kadar et ve leş yiyici arasında huzursuzdur.
Bir gün kendine bol otlu, sulak bir yer bulur ve gruptan ayrılmak için aslandan izin ister. Aslan, sebebini sorunca:
- Bu kadar etoburun arasında huzûrsuzum. Geceler rahat uyuyamıyorum. Der.
Gerekçeyi haklı bulan aslan:
- Aslanlığımın şânı üzerine and içerek sana söz veriyorum; sana kimsenin zarar vermesine izin vermem ve de benden de sana asla bir zarar gelmez. Diye söz verir.
Bu söz üzerine deve biraz rahatlayarak günlerini geçirmeye başlar.
Günlerden birgün, aslan bir büyük avda yaralanır ve avsız döner. Yarası ağırdır. Ve ne kadar zamanda iyileşeceği bilinmemektedir. Aslanın hastalık süresi uzayınca, yakınındaki leş yiyiciler aç kalacaktır. Hepsini endîşe kaplar. Aralarında tek otobur devedir ama deve de aslanın özel koruması altındadır. Toplanıp aslana gider ve deveyi yemeği teklif ederler. Aslan çok hiddetlenir ve hepsini kovar.
Tilki, hemen bir plan hazırlar ve diğer arkadaşlarıyla uygulamaya koyar. Aslanın etrafında toplanarak ve deveyi de çağırarak bir istişâreye başlarlar. İstişâreyi çakal açar:
- Ey Ormanlar kralı! Sensiz hepimiz birer hiçiz. Sen avlanmazsan biz yiyecek bulamayız. Sen de maalesef yaralısın ve bakıma muhtâçsın. Bu kadar arkadaşımın aç kalmasına asla razı olamam. Sizin bir an önce iyileşebilmeniz için ben kendimi feda ederek ve gönüllü olarak size yem olmak istiyorum. Der.
Plan gereği tilki, hiddet ve heyecanla atılır:
- Çekil oradan! Senin gibi bir leş yiyicinin etiyle muhteşem kralımızın midesini rahatsız edemeyiz! Benim etim seninki kadar olmasa da seninkinden temizdir. Aynı zamanda tilki etini ilaç derler! Aslan sultana ben yem olacağım. Der.
Karga daha büyük bir hiddetle ve yine plan gereği müdahele eder.
- İkiniz de kenara çekilin! İkinizin de eti bir halta yaramaz ve kralımızın midesini bozar. Benim etim azsa da sizinkinden temizdir. Krala ben yem olacağım der.
Olanları hayret ve duygusallık içinde seyreden deve daha fazla dayanamaz ve;
- Hepiniz kenara durun! İçinizde tek otobur benim. Krala yem olmak sadece bana yakışır. Der.
Devenin teklifine itiraz eden çıkmaz. Tilkinin planı tıkır tıkır işlemektedir! İtiraz olmayınca ve herkesin hayatı söz konusu olunca aslan da sessiz kalır ve deve, aslana yemdir!...
Aslandan artan etle de bütün leş yiyiciler, aslan iyileşinceye kadar hayatlarını devam ettirirler.
Dedik ya kıssa bu!
Bir yanda; "BOP Eş Başkanı olarak bölgede bizim de görevlerimiz var!" diyen biri, diğer yanda bu itirâfıyla gayr-ı millîci olduğunu açıklayan BOP Eş Başkanı'na; "Millî mesellerde Hükümete desteğimiz devam edecektir!" diyen bir -nasılsa-millî duruş sergilediğini iddia eden biri; diğer yanda İmralı'daki bebek katilinin en kadim dostu ve avukatının genel başkan yardımcısı olduğu bir -güya- ulusalcı anamuhalefet!
Haçlı emperyalizm ve Siyonizm siyâsetinin devesi olmak için yarışa girmiş Genel Başkanlar! Ve tamâmı demokrasi ve diplomasi gereği otoburlar! Tavırlarıyla da leş yiyici Haçlı'nın iştahını kabartıyorlar!
Günümüz siyasilerini; duyarlı her yüreğin, bu kıssadan alacağı hisse ile mantık ve vicdân süzgecinden bir daha geçirmelerini ve her partideki siyâset devesi tariflileri görmeye çalışmalarını öneririm.
Böylesi tilki kurnazlıklarının olmadığı ve yer bulamayacağı bir millî oluşum varsa orada toplanıp Türk Milleti ve Türk Milliyetçiliğinin makus talihini değiştirmelerini, bütün samimiyetimle dualar ederek dilemekteyim.
Şer güçlerine karşı bir Millî Cephe oluşturmakta gecikirsek dövünerek ah-vah etmeye de yüzümüz kalmaz diye düşünüyorum!
"Rabbim! ... Şimdi bizi, içimizdeki o beyinsizlerin yaptıkları yüzünden helâk mi edeceksin? ..." (A'raf-155)
"Vekil olarak Allah yeter." (Ahzâp-3)
"TÜRK'ÜM. BU AD, HER UNVANDAN ÜSTÜNDÜR."
Selam, sevgi, dua...
Mustafa ASLAN

Hiç yorum yok: