Cumartesi, Mayıs 21, 2005

MHP'Yİ KURTARICILARDAN KURTARSAK...!

MHP'yi kurtarma operasyonu(!) , başlatılmıştı ya!...
Anadolu'da; "Avazı iyi avaz da okuduğu Kur'an olsa..." diye bir söz var...
Bozuk saatin de günde iki kez, zamanı doğru gösterdiği bilinir...
Bu bozuk saatlerden birisi de; MHP'yi kurtarma(!) operasyınına katılmış!...
Dünyanın merkezleri, Ülkücülüğün bani ve hami(!)leri, gittikleri her partiyi iktidara taşımayı başarmış Siyaset Payandaları; bu kez de MHP'yi kurtararak iktidara taşıma operasyonunu başlatmışlar!...
Bu kutlu hareket(!)e; daha dün "MHP ve Türkeş misyonunu tamamlamıştır.Ülkücü Hareket diye bir şey kalmamıştır." diye ahkam kesen, Türk Büyükleri'(!)nden biri de katılmış!...
Ülkücülerin; -Başbuğlarının manevi huzurunda- verdiği canhıraş mücadeleyle, hasbel kader Milletvekili olan ve 3.5 yıllık vekilliklerinde Ülkücüleri utandırmaktan-kızdırmaktan başka bir şey yapamamış zat-ı muhteremler de katılmış bu kutlu hareket(!) e...
Daha önce listede yer alabilmek için, şimdi operasyon başlattıkları Genel Başkan ve ekibi önünde atmadıkları güvercin taklası kalmayanlar; şimdi de olası bir kongre sonunda yeniden listelere girebilmek için yeni taklalara başlayarak siyasete yeniden soyunuyorlar!...
3.5 yıllık vekilliklerinde susanlar; ne hikmetse başladıkları kutlu hareket(!) dolayısıyla MHP düşmanı yayın organlarında hamasi söylevler irat ediyorlar!...
"Ülkücülükten Geçinenler"in bir araya toplandığı bir gazetede afişe edilen; bu vatan kurtarıcı vekillerimiz!in resimlerini, keşke memleketlerinde elden ele dolaştırabilsek!...Zira resimleri gösterilmeden tanınmaları mümkün değil...
Ve Karslı'nın,Trabzonlu'nun,Tokatlı'nın,Samsunlu'nun,Bilecikli'nin,Sivaslı'nın,Balıkesirli'nin, Antalyalı'nın, Bursalı'nın,İstanbullu ve Yozgatlı'nın bu vatan kurtarıcı eski vekilleri hakkındaki düşüncelerini kaydederewk kendilerine dinletebilsek!...
Hele biri var ki; siyaseten gidilebilecek her yere gittikten, artık gidecek yeri kalmadığından yuvaya dönmüş vbe nezaketen kabul görmüştür...
Siyaseten gidilebilecek her yere gidenler, elbette gidilecek yer kalmayınca yuvaya dönebilirler...
Çaresizlikten dönmek zorunda kaldıkları siyaset yuvalarında edepli durmaları gerektiğini de elbette ben söyleyeceğim!...
Onlar, yıllarca kapı kapı dolaşırlarken Ülkücüler yerlerindeydi... Onlar bakanlık koltuğunun verdiği rehavetle; "Ülkücülük denen kavram bitti! MHP ve Türkeş misyonunu tamamladı! Artık MHP gibi milliyetçi bir partiye ihtiyaç kalmadı!.." derken de Ülkücüler yerlerindeydi...
Yanlıştan dönmek te elbette fazilettir.
Ama bu yanlıştan döndüğünü sananların yapacağı tek iş; yuvayı terk ettikleri günden geri döndükleri güne kadarki geçen süre için tövbekar olarak sıfırdan başlamaktır...
Adıyla müsemma Osman Yüksel Serdengeçti rahmetli; başbuğ rahmetliyle ters düşerek MHP'den ayrılır. Milli Selamet Partisi'ne gider. Serdengeçti'nin gitmesiyle geri dönmesi arasındaki zaman kırk gündür...
MHP'nin o zamanki Ankara Bahçelievler'deki Genel merkez Binası'nı hatırlayanlar bilecektir. genel merkez'in bahçe kapısının önünde ağaçlar vardı.
Serdengeçti; birkaç gün, sabahtan akşama kadar o bahçe kapısı önübdeki ağaca yaslanı, elleri bağlı, başı önüne eğik bekler durur...
Tanıyanlar sonunda dayanamıyarak;
- Serdengeçti, içeri girsene... dediklerinde;
- Buradan ayrı geçen kırk günün kefaretini ödemeden ne kolay!...şeklindeki ve ders mahiyetindeki cevabını verir...
Serdengeçti gibi yavuz bir yürek; kırk günün kefaretini ödemeden binaya girmezken 20 yıl MHP'den uzak kalmış, gittiğiğ yerlerde Ülkücülükten geçinerek bakanlık yapmış ve Ülkücü hareket'in misyonunun bittiğini söyleyecek kadar yabancılaşmış birileri; şimdi MHP'yi kurtarmak için kutlu hareket(!) e katılmışlar!...
Ya Rabbi, aklıma mukayyet ol!...
Aklıma başka başka seneryolar gelmeye başladı!...
Bir kaç kez söylemiştim: Geçmişteki iki kongrede de Devlet Bahçeli'ye muhaliftim. Ama Bahçeli'yi genel başkan seçen ülkücü iradeye de sonsuz saygılı olduğumu da defaetle söylemiştim...
Şimdi bu gurbetlerden dönenlerimiz yüzünden yarın kongre olsa neredeyse Devlet Bahçeli'den taraf olacağım...
Artık yeter!...
Biz sizden zaten vaz geçmiştik...
Siz de Allah aşkına bizden vaz geçin...Sizden ve size benzerlerden bize genel başkan falan olmaz!...
Başbuğsuzluğa bile neredeyse alışacağımız bu günlerde sizsizliğin vallahi farkında bile olmayız!...
Yanlış giden bazı işler olabilir.
Bu işler birileri sayesinde rayına oturacaksa yeminler olsunki bu birileri siz değilsiniz!..
Ülkücüleri bu kadar tahrik etmeye hakkınız yoktur...
Dizlerinizi kırıp evlerinizde oturun artık...
Huzurumuzu kaçırmaya -sizin- asla hakkınız olamaz...
İmralı sakini alçak ve avanesi yeterince canımızı sıkıyor zaten...Gölge etmeyin başka ihsanınız lazım değil!...
Ülkücü Hareket; deniz misali içindeki pislikleri atabilecek kudrettedir...
Ülkücü Hareker; Ömer Adaleti'ne uymayan Ömer'i, kılıç zoruyla Ömer Adaleti'ne dönderebilecek dinamizmdedir...
Gerisi ham hayaldir, gerisi laf ü güzaftır...
TEVEKKELTÜ TAALALLAH...
Selam, sevgi, dua...
Mustafa ASLAN
http://maslan.blogspot.com
tokkali@mynet.com
tokkali_53@yahoo.com

Hiç yorum yok: