Cuma, Ağustos 05, 2005

KARAR ANI!...

Artık karar zamanı...
Artık kimin kime ne diyeceği; kimin kimden niye küseceği;kimin kimden ne beklediği belli oldu...
Kimlerin ülkücü, kimlerin ülkücü geçinen, kimlerin ülkücülükten geçinenler olduğu; hala belli değil diyen çıkarsa ya aklına şaşrım, ya da şüphe ile bakarım!...
Artık herkesin, kendiine net sorular sorma zamanı geldi!...
Kendi kendimize yönelteceğimiz sorunun cevabında saklı herşey!...
Artık herkes sormalı;"Türkiye'nin, Türk Dünyası'nın,İslam Alemi'nin meseleleri beni ilgilendiriyor mu?"
Herkes sormalı; "AB adıyla hristiyan dünyasının, haçlının Türk Devletine uyguladığı ablukaya tepki veriyor muyum? Tepki veriyorsam ne yapıyorum?.."
Herkes sormalı; "Devletimin bağımsızlığı uğruna ne yaptım veya birşeyler yapabilir miyim?..."
Herkes sormalı;"Milletin teşkil olmuş hali olan devletin neresindeyim?..."
Herkes sormalı; "Seçimlerde kullandığım oyumla yetki verdiğim siyasiyi ne kadar denetleyebiliyorum?..."
Herkes sormalı; "Milyon dolarlarla satınalınabilen Dolma Kalemler'in yazdıklarını,söylediklerini ne kadar ciddiye alıyorum?..."
Herkes sormalı; "Okuyor muyum? Araştırıyor muyum? Devletim-Milletim için bir şeyler üretmeyi hayal ediyor muyum?..."
Herkes sormalı; "Artık asayişi sağlamakta sıkıntı yaşayan; kör tuttuğunu... misali yasalara uyanlardan vergi tahsil eden; kırkbin insanımızın katiline yardımcı olsunlar diye Zana ve zağarlarına diplomatik haklar tanıyan; vatandaşının can ve mal güvenliğini sağlayamayan; devletler arasında dostluğun olamayacağını, çıkar ilişkilerinin de pazarlığa tabi olduğunu kavrayamayan; AB'nin kendini kandırdığını anlayamadan vatandaşını hala AB hayalleriyle kandırmaya uğraşan AKP Hükümeti hakkında ne yapabilirim?..."
Bu soruları, çoğaltmak mümkün...
Bu soruların cevapları da sorular kadar net olursa millet, meseleye el koydu demektir..
Devletimizin zorda, milletimizin darda olduğu bu günleri, biz hazırladık!...
Şimdi yanlışlarımızdan, hatlarımızdan dönme zamanı...
Yoksa yemin olsun yarın çok geç olacak!...
Kerkük, gitti gider!...
Kıbrıs; gitti gidiyor!...
Anayasamız'ı gitmek üzere yola çıkardılar!...
Atatürkümüz nerdeyse hain ilan edilecek!...
Dünün devrimcileri,solcuları,komünistleri,imansızları; yapılan siyasi yanlışlarıOrdu'nun düzeltmesini isteyecekler!...
İsteyecekler diyorum çünküAvrupa basını; KIbrıs meselesindeki atılan ek protokol imzasına Türk Silahlı Kuvvetleri'nin karşı koyabileceğini, yazmaya başladılar bile!...
Bunlar; daha dün Ordumuzu faşistlikle, cuntacılıkla, amerikancılıkla suçlayan insanlarımız!...
Bunların; bu, ilk döneklikleri değil ve olmayacak ta!...
Bunlar; kişisel rahatlıklarını akıllılık sayabilecek kadar namustan, iffetten, onurdan mahrum kişiler!...
Bunlar; kırk bin insanımızın katili bir caninin İnsan Haklarını savunmaya soyunabilecek kadar insanlık hainleri!...
Ve bunların sayıları; iki elin parmakları kadar!...
Bunları ne milliyetçilik, ne devlet, ne bağımsızlık, ne din, ne iman, ne ırz, ne de namus ilgilendirmez!...
Bunlarda kahramanlık'ın adı aptallıktır!...
Bunlar; yaşadıkları zamanın en kuvvetlisine kuyruk sallayabilecek kadar kancık köpekler!...
Bunlarda hamaset olmaz!...
Bunların tarifi egoisttir, çıkarcıdır!...
Bunların tarifi, haindir!...
Artık bu memleketin hainleri, bellidir...
Hainlerin, şer odaklarının, milli-dini duyguların hasımlarının söylediklerinin tersini yapmak ta akıl gereğidir...
AB, ABD,Haçlı; yeni oyunlar tezgahlanaktadır...kendimize attırdığı imzalarla, elimizi-kolumuzu bağlıyorlar!...
Veee biz; olanları aymazlıkla izliyoruz sadece!...
aklımızı başımıza toplamamız lazım...
Bu halimizde devam edersek; kayıplarımızın telefisi, oldukça zorlaşır diye endişeliyim!...
Bu hariciye ile, bu ekonomi ile, bu iş siyaset ile korkarım bağımsız Devlet olarak tarifimizi kaybetmek üzereyiz!...
Uzaktan kumandalı yaygın basının yönlendirmesiyle, siyaseten yapılan hataların telafisini, Ordudan bekleyemeyiz!...
AKP'li Vekiller'in tamamının dikkatini mecliste görüşülecek olan ek protokolün görüşüleceği güne çekerim!...
Kıbrıs'ın fedasını veya bekasını sağlayacak bu tarihi görüşmede; TBMM'nin tarihi görevininyapacağına inanmak istiyorum...
TBMM'deki bu tarihi görüşme; dış politikada ki dönüm noktamız olur...
O gün meclisimiz; ya tarih yazacak ya da tarihe kara bir leke olarak düşeceklerdir!...
Yakın geçmişte meclisimizden çıkan yanlış kararların düzeltilmesi yine >Meclisimiz'e düşmektedir...
Allagh(c.c.) bütün vekillerimize akıl izan nasip etsin...
Allah(c.c.); devletimizi, milletimizi her türlü dış ve iç güçlerden korusun..
TEVEKKELTÜ TAALALLAH...
Selam, sevgi, dua...
Mustafa ASLAN
tokkali@mynet.com
tokkali_53@yahoo.com

Hiç yorum yok: