Pazartesi, Mart 28, 2011

AKLIN İTTİFÂKI VEYA İTTİFÂKIN AKLI...

08.30'da gelen bir telefonla başladım Pazar günüme. Arayan Dost; "Hocam! Namık Kemal Bey'den haberin var mı?" sorusuyla girdi söze! Çok heyecanlıydı! Uykulu uykulu; "Hayr'ola?" diye sordum! Namık Kemal Zeybek MHP çatısı altında şartsız ittifak teklif etmiş dedi! İlk tepkim sevinmek oldu!
Haberi, defalarca okudum! Yakından tanıdığım Sayın Namık Kemal Zeybek'in diplomatik üslûbu da çok ustaca kullandığını bildiğim için satır aralarına da dikkat ederek bir daha, bir daha okudum.
Millî akıl bu olsa gerek! Bir gün önce; "... bu seçimdeki her oyun Çanakkale'deki mermilerden daha kudretli ve mukaddes olduğunu hatırlatarak 'Küreselcilerle milliyetçiler arasında mücadele' olduğu Okyanus Ötesinden ilan edilen bu seçimde herkesi, millî akla; İşbirlikçi-Haçlı Müslüman- Allah ile Aldatanlar'dan, cemaat vesâyetinden ve AKP'den kurtulmak için güçbirliğine davet ederim..." seslenişimi hatırlayıp "Abdala ayân olurmuş!" diye bir daha sevindim!
Demokrat Parti teşkilatları, bir saatte on binlerce SMS ile haberi yaymışlardı! Ne kadar önemsediklerinin ve heyecanlarının göstergesi olarak yorumladım. Bu millî heyecan değerlendirilmeli, kullanılmalı diye düşündüm.
Öğlene kadar otuza yakın telefon aldım. Arayanlar hevesli heyecanlıydı! Haberin asılsız olmasından korkuyorlardı çünkü bir iki gün önce sanal ağda benzer bir haber çıkmış ama yalanlanmıştı!
Sürekli meşgul çalan telefonundan, zor da olsa ulaştım Sayın Zeybek'e! Kendine has üslûp ve davudî sesi ile "Sen de mi duydun?" sorusuyla başladık! AKP'nin behemahal önünün kesilmesi, milletin ve devletin AKP'den kurtarılması gereğini net ifâdelerle vurguladılar. Hiçbir şartının olmadığını, gerekirse kendinin aday bile olmayacağını, bana da tekrâren söylediler.
Yıllardır, Mehmed Âkif'in; "Ey dipdiri meyyit! İki el bir baş içindir/ Davransana! Eller de senin, baş ta senindir." feryâdıyla seslendiğimi, millete-devlete dîni söylem ve mesnetsiz vaatlerle musallat olup, yetersiz muhalefet yüzünden kendilerinde kerâmet vehmederek her geçen gün tamîri zorlaşan tahrîbat ve hatalar yapan AKP'den kurtulmanın yollarını aradığımızı da hatırlayıp tebrîk ettim tabi ki!...
Sağcılığı-solculuğu erteleyerek ulusalcı vatanseverler ve milliyetçi devletseverler, mütedeyyîn müslüman vatanperverler arasındaki çekişmeyi mutlaka ertlemek gereğine inancımla bu ittifâk için ne lâzımsa yapılmalı! Bu ittifak, MHP Çatısı'na itibarı artırır ve katılımları hızlandırır.
Birin sıfırdan her zaman büyük olduğu gerçeğini unutmadan, atlamadan; bu ittifakın sağlayacağı sinerjiyi, en etkili yalan metodu olan anketlerin gösterdiği oy yüzdeleriyle ölçmeye kalkmadan, neresinden bakılırsa bakılsın akıllı bir teklif olan bu atak, akamete uğramamalı!
Sayın Zeybek Bey'le yaptığım telefon görüşmesindeki net ifâdeler dolayısıyla sorgulayacak bir şey bulamadığımdan tekrar habere döndüm. Bir daha okudum! "Tek isteğimiz listeler hazırlanırken isâbetli isimler..." cümlesi altında bir şeyler aramaya niyetlenmişken hemen peşine; "Benim adaylığım şart değil!" cümlesi, bu niyetimin de önünü kesti!
Heyecanla arayan ve ciddi bir kanaat önderi bir Dostumun; "Ağabey! İşe bak Allahını seversen! Bir elimizde Başbuğ'un Dokuz Işığı, dilimizde; "Ne mozaiği ulan!" narası, bir elimizde Hace Ahmet Yesevi'nin sekiz yüz elli yıllık kepçesi, ufkumuzda Atatürk ülküleri ve Devlet Bahçeli komutasında bir seçim! Ağabey bu seçim, lezzetinden yiyilmez!" yorumunu da paylaşmak istedim!
"Genişletilmiş Ortadoğu ve Afrika'nın Kuzeyi projesi"nin Eş Başkanı Başbakan'ın şımarttığı PKK'nın siyasallaştırılmışlarının başlattığı, "Sivil İtaatsizlik" adlı başkaldırı provasının gölgesinde kalan, "Haçlı Müslümanlar"ın da dahil olduğu NATO Birliklerinin Lübya'ya yağdırdığı demokrasi bombalarının gürültüsü içinde kaybolan bu haberi, bütün duyarlı Türk yüreklerin dikkatlerine sunuyorum.
Sayın Bahçeli'nin 31 Ekim'de yaptığı "Millet ve Devlet Bekası İçin Güçbirliği" çağrısına icâbet ve "Millete hizmet; şahsi menfaatlerden, şahsi zevklerden feragattir. Vazgeçmektir." sözlerine riâyet gibi algılanması şart olan bu atak, zannederim layıkıyla önemsenecektir. Bu ittifak, çok hayırlı neticelere gebedir vesselam!
TÜRK YUSUFLAR KUYUDAN ÇIKARILSINLAR ARTIK!...
Selâm, sevgi, dua...
Mustafa ASLAN

Hiç yorum yok: