Pazar, Eylül 25, 2005

BİRİLERİ DUR DEMELİ!...

Etnik bölücülüğün nerelere geldiğini, milleti nasıl balta-bıçak bilevler hale getirdiğini anlatmaya çalışırken; Karen Fogg çocukları, uzaktan kumandalı birlik hainleri yeni senaryolar üretmeye başladılar!...
Çünkü "Kürt Sorunu" bombası; AKP'nin elinde patladı!...
Ne AB'nin ne de ABD'nin kürt sorunu projesi, tutmadı!...
Bölünmeye tahammülü olmayan, devletin asli unsuru Türk Milleti; Bozöyük'te ve Söyüt'te hem bölücülere alet olan salak ve terbiyasiz tebaasına hem de dünyaya gereken dersi verdi!...
Hem de tek mermi patlatmadan!...
Bu iki olay; AB'ye, ABD'ye ve Haçlı'ya Türk Milleti'nin müteyakkız olduğunu ve bu basit oyunlara düşmeyeceğini gösterdi!...
Moralleri bozuldu müttefiklerimiz(!) in...
Asla kabul etmeyecekleri AB'ye "Sizi alacağız.." teranesiyle siyasilerimizi kandıranlar, milletimizi de kandıracaklarını sanarak yanıldılar!...
Yanılan sadece onlar olmadı!...
Onları yanıltan çok bilmiş Recep Tayyip Kurmayları; milletin sadece "İnadına Tayyip" diye oy vererek güvendikleri Tayyip'i de yanılttılar!...
43 yıldır; İstiklal Mücadelemizde yedikleri tokatların intikamını alabilmek için olmadık oyunlar hazırlayan, olmadık tezgahlar kuran Haçlılar; "Sizi AB'ye alacağız!..." diyerek ve alabilmemiz için yapmanız gerekenler diye dikte ettirdikleri her yasayı çıkarttırmalarına rağmen; siyasilerimize 'Kırmızı Çizgilerimiz'i yok ettirmelerine rağmen bu memlekette Türk-Kürt çatışmasını başlatamamanın sıkıntısı ve öfkesi içine düştüler!...
Tayyip ve avanesi; çok uğraşmalarına AB ve ABD amcalarının her dediklerini yapmalarına rağmen hatta "Kürt sorunu vardır. Geçmişimizle yüzleşeceğiz!." demelerine rağmen; Diyarbakır'da 300 kişiye şiir okuyarak hezimete uğradılar!...
AKP'lileri daha doğrusu Recep Tayyip Kurmaylarını, şimdilerde MHP'nin 2 Ekim'de Tandoğan Meydanında yapacağı BAŞKENT ANKARA mitinginin korkusu sardı!...
Millet artık fısıltıyla değil, haykırarak "Bu memlekette kürt sorunu yoktur!.. PKK sorunu vardır. Bölücü sorunu vardır ve üç yıldır da Tayyip sorunu vardır!..." diye söylenmeye başlayınca; AB'nin de, ABD'nin de Karen Fogg'un da Tayyip'e güveni sarsıldı!...
Türk-Kürt çatışması senaryosu tutmamıştı!...
Dr.Devlet Bahçeli'nin devlet adamlığı tavrıyla, Türk Milliyetçilerini suhunete daveti yüzünden sokaklarda istenen kargaşa olmamıştı!...
AKP'nin yayın organlarının ağız birliği ile MHP'ye saldırmasının tek ve asıl sebebi bu!...
Millet; sabırsızlıkla 2 Ekim'i beklerken; yeni oyunlar sahnelenmeye başladı!...
Önceden "Boğazdaki Aşiret" ve "Efendi" gibi sanal kitaplarla Türk Milleti'nin yöneticileri hakkında endişeye düşerek, yönetimiyle ters düşmesine uğraşıldı!...
Olmadı!...Millet, bu ucuz oyunu yemedi!...
Sonra Haçlı'nın da açık desteği ile 40.000 insanımızın katili şerefsiz cani lehine taşkınlıklar organize edildi!...
Bu oyunda tutmadı!...
Bozöyk'teki gibi, Söyü'teki gibi aslında kimsenin sağ çıkmaması gereken yerlerde terbiyesiz tebaa sadece dayakla cezalandırıldı!...
Şimdi de Ermeni meselesi diye bir şeyler zırvalanmaya başlandı!...
Daha önceki yayınlanan kitaplarla; bu memleketin azınlıklar tarafından özellikle de Ermeniler tarafından, yahudiler tarafından yönetildiğini pompalayarak milletin aklını karıştırmaya çalışanlar, şimdi Ermenilere soykırım uygulandığını falan söylüyorlar!...
Hadi oradan beee!...
Bu nasıl soykırımdır ki, bu nasıl azınlıkların ezilmeleridir ki bundan bir-kaç ay öncesine kadar memleketin azınlıklar ve bilhassa da Ermeniler ve Yahudiler tarafından yönetildiğini söylüyordunuz!...
Ya birinci iddianız, ya da ikinci iddianız yalan!...
Aslında ikisi de yalan ikisi de!...
Bu memleket ne azınlıkların yönetimindedir ne de bu Millet hiç bir tebaasına soykırım uygulamıştır!...
Kendiniz söyleyip kendiniz dinliyorsunuz!...
Şimdi bir de benden, tamamen Türk ve Devletin asli unsurlarından olan birinden dinleyin;
Ben Müslüman Türk Milletiyim...Köpeğim beni ısırdığında ben köpeğimi ısırmam!... Ne iş yaparsa yapsın vatandaşlık kurallarına uyduğu sürece Matild Manukyan'da olduğu gibi yıllarca vergi rekortmeni olarak madalyalar veririm...
Gayr-ı Müslim ama vatandaşlık kurallarına harfiyyen itaat edenlere şiltler veririm...Ödüllendiririm...
Ama vatandaşlık kurallarını ihlal edenleri de -tarihteki en hafif ceza olmasın arağmen- apo köpeği gibi kulağından tutar,veterinere götürür, aşısını yaptırır ve yalını yemini bir ömür boyu vermek üzere karantinaya alırım...
Ben; tarih yapan ama yazamayan Türk Milletiyim...
Ben; tarihle yaşıtım...
Dünyaya düzen vermekle görevli bir milletim...Benim kurallarıma uyan, dünyanın en rahat vatandaşı olur...
Benim kurallarıma uymayan ise şiddetle cezalandırılır!...
Türk Milleti olarak benim; merhametimin de öfkemin de sınırı yoktur...
Bu cırtlak sesler çıkaran en-tellek-tüeller birilerinin "DUR!" demesi lazım...
Yoksa Muhteşem Türk Milleti, muhteşem öfkesiyle bu zındıklara dünyayı dar etmek üzeredir!...
Patriğe ekümeniklik falan hayaldir!...
Patrik, kaymakamlığımıza bağlı bir dini azınlık temsilcisidir...Başından büyük işlere kalkmasın!...
Bu memlekette onun davetiyle gelecek olan Papa'nın başına gök kubbeyi yıkar bu millet!...
Adalet mekanizmaları mı olur, Cumhuriyet savcıları mı olur, Emniyet genel Müdürlüğümüz mü olur yoksa Genel Kurmay Başkanlığımız mı olur bilemem ama devletimin yetkili ve etkili bir kurumu, bu densizlere "DUR!..." demelidir...
Yoksa Millet "DUR!..." derse, bunlar bir daha canlanacak takati de bulamazlar!...
Vallahi benden söylemesi!...
TEVEKKELTÜ TAALALLAH
Selam, sevgi, dua...
Mustafa ASLAN
http://maslan.blogspot.com
tokkali@mynet.com
tokkali_53@yahoo.com

Hiç yorum yok: