Cuma, Mart 11, 2005

VEDA VE SELAM....

SİTEMİM

Yürümek çok kolay derlerdi bana
Sarhoşken yüksekten yürümek yoktu
Her hazan bir hüzün yükler insana
Benim yüreğimde çürümek yoktu..

Her hazan sonunda kışlar var imiş
Her hazan gözlerde yaşlar var imiş
Yuvasız insanlar kuşlar var imiş
Yuvasız kuşlara ürümek yoktu..

Duygular her yere uzansa bile
Kalem ki kaderi yazansa bile
Yarışta topallar kazansa bile
Yüreği kasvetle bürümek yoktu..

Hiddetten gözlerin akı karardı
Öfke dünyamızı kavradı sardı
İHANET HER ZAMAN HER YERDE VARDI
DOSTLUĞU YERLERDE SÜRÜMEK YOKTU!..

Selam Ülküdaşlarım;
Selam dostlarım;Selam bu sütunlarda hemhal olduğumuz yürektaşlarım...
Yıllardır sizlerle, bir başka Erzurum Gazetesinde buluşuyorduk..
Sebebini tekrarlayarak sizlerin de bir kez daha moralinizi bozma hakkım olduğunu,sanmıyorum...
Elbette yıllardır sizlerle ben fakıri buluşturan "MEYDAN"ımızı taşıyan yerel gazetemize şükranlarımız sabittir...
Yıllarca bir aile gibi hava teneffüs ettiğimiz; neşelerimizi,tasalarımızı beraber terennüm ettiğimiz, gazete çalışanlarını ve Patronunu, özlemeyeceğim dersem yalan olur....
Ama bir şeyi burada -sizlerin de affınıza sığınarak- tekrar etmek istiyorum: Hakikat'in sahipleri; Hakikat'in okurları kadar hakikatli çıkamadılar!...
Oysa onların cesaret ve vefalarına çok güveniyordum!...
Artık "MEYDAN"ımızı, Doğudan Doğan GÜNEŞ'te açmaya başladık...
Şimdiden sonra sizlerle, günlük olarak burada buluşacağız...
Doğudan Doğan GÜNEŞ'te yabancılık çekmeyeceğimizi biliyorum...
Yerimizi, inşaallah çok çabuk ısıtacağız...
Birbirine benzer insanlar olarak bir an önce aynı safta buluşmakta, elbette çok faydalar vardır...
Bir an önce bir araya gelerek; bir şey yapamadıkları gibi, bir şey yapamadıklarını ve hatalarını yazan yerel kalemleri susturma yolunu seçen AKP'lilere, Deprem Çadırı sakinlerine, panayır kalabalığında kendilerini emin hissedenlere, hadlerini bildirmek zorundayız...
Milliyetçilikten korkanlardan, Türk'üm demekten imtina edenlerden, "AB'ye girebilmek için gerekirse bazı yerlerdeki egemenlik haklarımızdan vaz geçebiliriz." diyebilenlerden ve bu fikrin peşinden gidenlerden, memleketi kurtarmak zorundayız...
Bunların hakkından Millet olarak ancak biz geliriz...Nasıl bunları; yağmurdan kaçarken doluya tutulma misali başımıza bela ettiysek, yine alaşağı etmek te bizim görevimizdir...
Zaman çok süratlidir! Ve geçen zaman "İhanet yolcularını mukadder akıbetlerine.." bizi ise Millet ve Devlet olarak mutlu günlere taşımaktadır...
"Küfrün karşısında susan, dilsiz kafir gibidir." Hadis'i Kutsi'sinden hareketle; yanlışlar ve yanlışlıklar karşısında susmayacağıma; Allah(c.c.)'ımın, Milletimin,Devletimin, Tarihimin, Ecdadımın ve Sizlerin huzurunda namusum,şerefim üzerine and içerim...
Bu vesileyle; eski gazete çalışanlarına ve sahiplerine veda ederken, Doğudan Doğan Güneş ailesine ve tabiiki siz hemhallerime selamlar derim...
Mahkemenin kadıya mülk kalmayacağını unutan, tesadüfi seçilmişlerimize de burada olduğumuzu haber veririm...
Hakk şerleri hayreyler
Görelim Mevlan neyler
Neylerse güzel eyler...
TEVEKKELTÜ TAALALLAH...
Selam,sevgi,dua...
Mustafa ASLAN
http://maslan.blogspot.com
tokkali@mynet.com
tokkali_53@yahoo.com

Hiç yorum yok: