Pazartesi, Ağustos 16, 2010

"ÇUVAL AĞZI"...

Çuval ağzı, konuşturuldu!
Anadolu'da özellikle muhtar adaylarının taktiğidir bu. Kendileri çuval olur, birilerini ağız ederler. Biri hakkında söyleceklerini bu "çuval ağzı" tarifli adamlarına söyletir, nabız yoklarlar.
BOP Eş Başkanı'nın "çuval ağzı" tarifli yoldaşının adı Bülent Arınç! Fısıltı söylentilerini, ortam kıvamına geldiğinde Bülent Arınç'a söyletir genellikle! Alınan tepkiye göre de ya sözü savunur, ya da sözden cayarlar! Genel Kurmay'a sataşmaları Bülent Arınç'la başlatmışlardı! Yüksek Yargı'ya sataşmalar da -hukuk mezunu olması hasebiyle- bu çuval ağzı vasıtasıyla yapıldı!Referandum'un, AKP Hükümeti'ne Genel Güvenoylaması olduğunu; muhalif kalemler olarak biz ilk günden beri söyledik, muhalefet partileri de söyledi. BOP Eş Başkanı ve yandaşları ise ısrarla bunun bir güvenoylaması olmadığını savundular!
Ortam ziyâdesiyle gerildi! 36 etnik farka ayrıştırılmak istenen millet; "HAYIR"cı ve "EVET"çi diye iki net ve sert gruba ayrıştı! Siyâsiler, birbirinin soyuyla, boyuyla ilgili haddi aşan sözler sarf ettiler ve BOP Eş Başkanı, Genel Güvenoylaması'nda geri düştüklerini sonunda fark edince de anında çark ettiler!
Çuval ağzı Arınç; " Muhalefet bu demokrasi adına yapılan Anayasa değişikliğini bir güven oyu gibi kullanıyor. Tüm muhalefet Ak Parti'ye karşı tek başına mücadele veriyor ve 'Hayır' çıkarttırmaya uğraşıyor. ... Farklı 'Evet' çıkması bize moral dopingi olacaktır. 'Evet' çıkarsa bize yazar ama 'Hayır' çıkarsa bunu kendi aralarında paylaşırlar." diye itirâf etti!
"Nalıncı keseri mübârekler!" demiştik!
Kaybederlerse "HAYIR" çıkarsa; "Dünya bir oldu, biz tek!... İsrail, Ergenekoncular, siyâset vesâyetçileri, derin devlet, muhalefet birlik oldular! Bu 12 Eylül Darbe Anayasası'nı değiştirmeğe gücümüz yetmedi!" diye ağlayacaklar dedik!
Ufacık bir farkla da olsa "EVET" çıkarsa, bu sefer de; "Dünya bir araya geldi ama bize güç yetiremediler! Güüüç bizde artııık! Ne Ordu takarız, ne Yüksek Yargııı!" diye zâfer naraları atacaklar, dedik!
"Mahşer günü bize soyumuz sorulmayacak! Takvâ'ya bakılacak!" diye milliyetçiliği ırkçılık ve harâm sayarak reddedenler, bu gün; "Önemli olan soydur, sooooy!" diye soyculuğa döndüler ama millet daha BOP Eş Başkanı'nın soyunu bilmiyor!
Kendilerine gelince soy önemsiz, takvâdır önemli olan ama iş Gandi Kemal'in soyuna gelince annesinin ermeniliği de mezhebi de çok önemli! Bu önemi vurgulamak için Atatürk'e de saldırırlar, İsmet İnönü'ye de... Dersim İsyânı'na mezhepsel açıdan yaklaşırmış gibi görünüp Gandi Kemal'in Kızılbaşlığını, Türk olmadığını vurgular, sorgularlar!
Bize de; "Bari soyumuza dil uzatanın, soyunu bilsek..." demek kalır!
Dedeleri ihânetten i'dâm edilmişlerin intikam duyguları, Yeniden Osmanlıcılık iddiasındakilerin Cumhûriyet ve Atatürk'le hesaplaşma duyguları, "Vatanı bir çift kadın memesine" değişecek entellerin, "Türkiye sadece Türklere bırakılmayacak kadar kıymetlidir." diyenlerin Türk'ten intikam duyguları, elbirliği ederek saldırıyorlar!
ABD adındaki 21.yy. Haçlısı'nın desteğinde, AB adlı 21.yy. Haçlısı'nın lojistik destekçileri önderliğinde; "24 saat kesintisiz demokrasi" sloganıyla kiralık ağızlarla da vuruyorlar! Sonunda korku bacayı sardı ve "Çuval ağzı"na düşünceleri söyletildi!
Şimdi "çuval ağzı"nın seslendirdiği düşünceye verilecek tepkiyi bekliyorlar ve cevaba göre yeni gündem oluşturacaklar!
Milletin-devletin-cumhuriyetin hayrını düşünen HAYIR'cılar, Allahınızı severseniz uyanık olun! Muhalefet partileri bu tuzağa düşerlerse Allah aşkına siz düşmeyin! Vallahi HAYIR'da çok hayır var... Şeytana HAYIR diyemeyenler, Bezm-i Elest'te "BELÎ" diyenlerden olabilir mi?
Selâm, sevgi, dua...
Mustafa ASLAN

Hiç yorum yok: