Pazar, Ekim 21, 2007

ARŞ YİĞİTLER VATAN İMDADINA...

Büyük Türk Milleti!
Önce başımız sağ olsun. Vatan sağ olsun.
Şühedamıza rahmet, ailelerine sabır, Milletime ve Devletime metanet diliyorum.
Yine karanlıkta kaybettiklerimizi, ışıkta aramamızı isteyenler var!
Gece saat 24.20'de saldırıya uğruyoruz. 12 şehit veriyoruz. 23 köpeği anında gebertiyoruz. Sınır ötesi harekat yapılsın mı, yapılmasın mı kararını verebilmesi için Hükümete yetki veren teskere Meclisten geçeli üç gün olmuş!...
Ne siyaseten, ne silahlı güç olarak, ne de ekonomik olarak hiç bir manimiz yok. Millet; bir kaç gün önce şehit edilen 13 Mehmetçiğin ve ondan bir gün önce kurşuna dizilen sivil vatandaşlarının intikamının alınmasını, terörist köpeklerin kaçıp saklandıkları kamplarının yerle bir edilmesini beklerken, 12 şehit daha veriyoruz!...
Bir yerlerde bir aksaklık var!
Yazılı tarihi 3000 yılı geçen, sözlü tarihi 10.000 yılı bulan bir milletin, bu kadar aymazlığı mümkün mü? Dünyaya savaş taktikleri öğretmiş bir milletin ahfadı, bu kadar acemileşebilir mi?
Dünya milletleri ve devletleri arasında mutena bir yeri olan Türkiye Cumhuriyeti Devleti, bu kadar yönetimsiz olabilir, bu kadar inisiyatif kullanmaktan yoksun kalabilir mi?
Canımız yanıyor!
Akan kan bizim!
Devlet olmanın ve devlet kalmanın tek bedelinin can olduğunu bilen bir milletiz. Bu yüzden ordumuzu göz bebeğimiz tarifli koruruz. Bu yüzden bir ölür bin diriliriz deriz imanla. Ama hep biz mi öleceğiz?
Ama onlarca yıldır başaramadığımız masa başı mücadeleler yüzünden, dünyanın en imanlı ordusunun böyle rencide edilmesine nasıl göz yumarız?
Saat 24.20'de olan bir olay var. Devletin başına zorla oturtulan kişi, tam 15 saat sonra -Kayseri'deki neye yarayacağını kimsenin bilmediği- oyunu çok rahatlıkla, acele etmeden kullandıktan sonra beyanat veriyor!
Devletin Başbakanı da yine 15 saat sonra ve oyunu kullandıktan sonra milletin karşısına çıkıyor!
Madem bir şey yapmazlar, madem bir şey yapamazlar, bari çok iyi bildikleri konuşmayı yapmak için neden milletin karşısına 15 saat sonra çıkarlar?
Bundan daha olağanüstü bir olay mı beklenmektedir ki, olaydan tam 20 saat sonra toplanacaklarını, 15 saat sonra açıklarlar!...
Devletin başı, Cumhurbaşkanı değil mi? Muhteşem Türk Atatürk'ün bütün ünvanları şu anda Cumhurbaşkanında değil mi? Neden sür'atle meclisi lağvederek bir Milli Mutabakat Hükumeti kurmaz?...
20 yıldır süren bu lanet kör dövüşünün nerdeyse yarısına tekabil eden yedi yıldır iş başında olan ve istikrarı getirmekle övünen siyasi erk nerede?
Alınan teskerenin neye yarayacağını, kimseye söylemeden, davul-zurna çalmadan, ani ve atak bir davranışla neden uygulamaya koymaz?
Yoksa teskere uygulamaya koyuldu da millettin mi haberi yok?
Sayın Genelkurmay Başkanım;
Sayın Baş Komutanım;
Artık inisiyatifi elinize almanızın zamanı değil mi?
Canları yandığı için söylediklerinde mazur olan bazı siyasilerin dediği gibi Bayrağımız asla yarıya indirmeye tenezzül etmeyeceğimizi, aksine daha yükseklere gereceğimizi, bunun için de ne gerekiyorsa yapacağınızı neden hareketlerinizle göstermezsiniz?
Milletin top yekun arkanızda olduğunun farkında olduğunuzdan eminim.
Bu milleti, hiç kimse, hiç bir zaman yenememiştir. Yine yenemeyecektir. İsteyene istedikleri üslupla cevap hakkımızı kullanmakta geç kalmayalım Allah aşkına...
Devlet olmanın ve devlet kalmanın tek bedelinin can olduğunu bizden daha iyi bilecek ikinci bir millet var mıdır?... Şehit vereceğiz, öleceğiz ama; "Bir ölüp bin dirileceğiz." demez miyiz yüzlerce yıldır?!...
Biz Türk Milleti olarak, binlerce yıldır "Ölümü öldüren bir ölüşle" şehitleşmeyi bilen tek millet değil miyiz?
Endişemiz nedir? Çekincemiz nedir?
Hala "Sam Amca"sından akıllı tarifi alabilmek için bekleyen akıl fukarası siyasilerin düşüncelerini, düşünmelerini beklemeden veliliğin eş değeri deliliğimizi kullanarak ne zaman harekete geçeceğiz?
Harekette olduğunuzu, harekette olduğumuzu artık durağan, korkak, ürkek her kes bilsin lütfen!...
"Bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır
Toprak eğer uğrunda ölen varsa vatandır." düşünce ve imanıyla, içimizdeki dışımızdaki bütün hainlere hadlerini bildirme yetkisi ve görevi, şu andan itibaren sadece Silahlı Kuvvetlerimizindir.
"İşte adu karşıda hazır silah
Arş yiğitler, vatan imdadına."
TEVEKKELTÜ TEAL'ALLAH
Selam, sevgi, dua
Mustafa ASLAN

Hiç yorum yok: