Çarşamba, Aralık 27, 2006

BENİM İNSAN HAKLARIM !...

Takıldım yine şu "İnsan Hakları"na !...
Bir TV kanalında takıldım kaldım bir programa... Gönlümüzce bir şeyler söylendi gene epeyce!...
Duymak istediğimiz -yalan demeyeyim- hoş sözler sarf edildi !... Demokrasinin olmadığı, millet vekillerinin milletin değil; genel başkanların seçildikleri illerde veya bölgelerde temsilcileri olduğu, gelir dağılımındaki adaletsizlik vs. vs...
Buralara itirazım olduysa da "Amaaan! Boş ver!.." diyebildim içimden TV'dekilerin yüzüne karşı!...
Sonra sıra, İnsan Hakları'na geldi veya getirildi!...
Artık eski tüfekte diyemeyeceğim bir fosil veya fosil temsilcisi; Apo alçağının yaşadıklarını bir anlattı ki evlere şivan!... Nerdeyse mendil alarak ağlamak gerek!...
Yedi metrekarelik bir alanda geçen 22 saat vs. vs...
Aynı saatlerde, diğer TV kanallarındaki haberlerde Saddam'ın; 148 şiinin ölüm emrini verdiği için idamla cezalandırıldığı söyleniyor ve bir ay içinde de infazın yapılacağından bahsediliyordu!...
Tesadüfse tesadüf ama bizce elbette tevafuk...
Bir devrik devlet adamı(!); 148 kişinin ölümüne emir verdiği için insanlık suçu işlemiş sayılarak idama çarptırılıyor; diğer tarafta 40.000 kişinin öldürülmesinden direk sorumlu olduğunu bildiğimiz bir caninin, bir vahşi hayvanın; AB'nin zorlamalarıyla idamdan kurtarıldığı yetmezmiş gibi, insan haklarından bahsedilebiliyor!...
Heeeey!... İnsana benzer yaratıklar;
İnsana benzedikleri için, insan rolü yapmaya çalışan ama onu da beceremeyen acemi "Darvin Kobayları" ; aklınızı başınıza devşirin!...
40.000 insanımın, bebeklerin, yaşlıların, kadınların, suçsuzların katiline; sayıları 10.000'e varan görev şehitlerimizin ölümlerinin birinci dereceden sorumlusuna, insan tarifi yapmaya kalkarsanız; sizleri de insan tarifinin dışına atarız!...
Peki bu insana benzer yaratığın insan hakları var olsun!...
Ya benim hayatının baharında 2 metrekarelik toprağın bağrına sokulan ve toprağa karışarak toprağı vatanlaştıran Şehitlerimin hakları ne olacak?...
Ya bu sayıları nerdeyse milyona varan, yaralı yürekli Şehit Ailelerimizin insan hakları ne olacak?...
Dahası; benim haklarım ne olacak kardeşiiiim?
Seçmediğim ve asla seçmemin de mümkün olmadığı birileri tarafından yönetildiğim için; benim defalarca öldürsem de hırsımın geçmeyeceği bir alçağı idamdan kurtaranlar tarafından yönetildiğim için; benim reddettiğimi yıllardır haykırmama rağmen AB'nin, ABD'nin kapılarında Devletimi bekletenlerce yönetildiğim için; sesimi duymayanlar tarafından yönetildiğim ve yasalara uymak adına kesilen seimden dolayı İnsan Haklarım ne olacak?...
Ben bunları, kime şikayet edeceğim?...
İnsana benzer yaratığın emrine bir ada tahsis ederek tatmin olmayanlara inat; bizlere Türkiye sınırlarında dolaşma serbestimiz olmasına rağmen, rahat konuşamama cezası reva görülmüş, benim haklarım ne olacaaaaak?... Kur'an'da bana tanınan Kısas hakkımı kullanmak istiyorum.
Bana yapılan kötülüğe misliyle cevap vermek ve asla affetmek istemiyorum. Canımı yakanın canını yakmak, canlarımı alanın canını almak istiyorum. Bu hakkımı da benim adıma Devletimin Yasaları yapsın istiyorum... Saddam'ı 148 kişinin katili diye astıran işgalci güç; benim 40.000 insanımın katiline "İnsan Hakları" dayatması uyguluyor!... Benim haklarım ne olacak!...
Benim insani haklarımı gasp edenler, şimdi de Cumhurbaşkanım'ı benim adıma, benim rızam olmadan seçmeye hazırlanıyorlar!... benim olmazsa olmaz hakkım olan seçme-seçilme haklarım ne olacak!...
Hakkımızı elbette meşru yollardan aramaya devam edeceğiz ama, canımızı yakanlara insan muamelesi yaparak, artık insani duygularımızla oynamayın ve insani bir duygu olan öfkemizin kabarmasına daha fazla vesile olmayın...
Vallahi sonunda olan, sizlere olur ve bu kabaran öfke selinde kaybolursunuz!... TEVEKKELTÜ A'LALLAH
Selam, sevgi, dua
Mustafa ASLAN

Hiç yorum yok: