Salı, Mayıs 18, 2010

YİNE BİR "19 MAYIS" TA...

Günlerden 19 Mayıs...
Şimdiki müttefik(!)imizin, tarihî adlarıyla Haçlı'nın "Hasta Adam" dediği, ölsün diye olmadık zehirleri ilaç diye yutturduğu, ülkesini paylaşmak için salya-sümük masalarda cetvelle haritaların çizildiği, zordan da zor günlerde Türk Milleti'nin içgüdüsünü temsîlen harekete geçen Kahraman Türk Evlâdı'nın, Muhteşem Türk Atatürk'ün Samsun'a çıkışının 91. yıl dönümü!...
Tarihi ters çeviren, Haçlı'nın bütün paylaşımcı heveslerini kursağında koyan, az-buçuk yemiş olanlara yediklerini kusturan, gelmek gafletinde bulunanları "Geldikleri gibi giderler" inancıyla yüzgeri eden, Gâzi Mustafa Kemal'in, Türk'ün Atatürkü'nün Türk Gençliğine bayram olarak îlan ettiği günün de yıl dönümü!...
"Edepsizlikte tekleriz, kimi görsek etekleriz /Haktan da yardım bekleriz, ne utanmaz köpekleriz!" dizelerini bayramlık diye ortaya atacağım! Hani; "Söz, ortanın..." ya! Kim alınırsa onun üstüne kalır ya!
Kimi görse etekleyenler, Allah(c.c.)'tan korkmadıkları için kendilerinden azıcık iri her şeyden korkanlar, karanlıkta tek yürürken kendi ayak seslerinden ürkenler; dünyayı ve dünya malını vaz geçilmez, ölümü bitiş farzeden kurnaz dinciler, yalaka mürâiler, iki-üç-beş-yüz yüzlü renksiz 'Dolma kalem'ler, takîyyeciliği-dönekliği ilm-i siyâse sayanlar; dün küfrettikleri AB'ye, Haçlı ABD'ye bu gün Irak'a demokrasi getirdiği için dua edenler, "... birileri gelir düzeltir!" teslîmiyetçileri, bayram etmek için dünyanın parasını sarf edecekler!
"Cumhurbaşkanı'nın imam hatipli olacağı günler yakındır.", "Ata'ya saygı duruşunda sap gibi ayakta durmaya gerek yok." diyen zihniyetin yönetimindeki Atatürk kazanımı Türkiye'de; "Ey Türk istikbâlinin evlâdı!" diye güvenilerek cumhûriyetin emânet edildiği bu Millî Gençlik Şöleni'ni, mürâiler kutlama rolüne soyunacaklar bir daha!...
"Bir gün, istiklâl ve Cumhuriyet'i müdafaa mecbûriyetine düşersen, vazifeye atılmak için, içinde bulunacağın vaziyetin imkân ve şerâitini düşünmeyeceksin! Bu imkân ve şerâit, çok namüsait bir mahiyette tezâhür edebilir. İstiklâl ve Cumhuriyetine kastedecek düşmanlar, bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessili olabilirler. (Bütün dünya müslümanlarına zûlmedenler 400 yıllık tebaan Irak'ı işgal edebilir!) Cebren ve hile ile aziz vatanın bütün kaleleri zaptedilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir. (Az zamanda çok ve büyük işler yaptık diye tarif edilen bütün KİT'ler, bankalar, millî şirketler yabancılara özelleştirme adıyla satılmış olabilir. Devlet yaşasın, millet bölünmesin diye 'bir gül bahçesine girercesine' kara toprağa girenler, ölümüne mücâdele eden üstün hizmet madalyalı kahramanlar cezaevine tıkılmış olabilir! Ordunun kozmik odasına el atılmış olabilir!) Bütün bu şerâitten daha elîm ve daha vahîm olmak üzere, memleketin dahilinde, iktidara sahip olanlar gaflet ve dalâlet ve hattâ hıyanet içinde bulunabilirler. (Büyük Ortadoğu Projesi adlı Haçlı yayılmacılığının Eş Başkanlığı ile övünen Başbakanın, Irak'ta müslüman kadınlara-kızlara tecâvüz eden ABD askerlerine dua eden Cumhurbaşkanın olabilir!) Hattâ bu iktidar sahipleri, şahsî menfaatlerini, müstevlîlerin siyasi emelleriyle tevhîd edebilirler. Millet, fakr ü zarûret içinde harap ve bîtap düşmüş olabilir. (Delik ayakkabısını kendisinden öğrendiğimiz, maaşla il başkanlığı yaptığını bildiğimiz kişi, dünyanın en zengin sekiz lideri arasına girebilir, oğluna gemi alabilir. Ailesini bir arada tutmak için saray gibi villalar yapıp bahçesine helikopter pisti kurabilirken aşsızlıktan, işsizlikten intihâr edenler, vesîkaya müracaat eden kadınlar, polis copuyla inletilen Tekel İşçileri olabilir!)
"Ey Türk istikbalinin evlâdı! İşte, bu ahval ve şerâit içinde dahi vazifen, Türk istiklâl ve Cumhuriyetini kurtarmaktır! Muhtâc olduğun kudret, damarlarındaki asîl kanda mevcûttur!" diye seksen üç yıl evvel Muhteşem Türk Atatürk'ün seslendiği Türk Gençliği'nin bayramı bu gün!
Kutlu olsun!
TANRI TÜRK'Ü KORUSUN. TÜRK TE TÜRK'Ü KORUSUN.
Selâm, sevgi, dua...
Mustafa ASLAN

Hiç yorum yok: