Pazartesi, Mayıs 31, 2010

BEN UMARIM BACIMDAN, BACIM ÖLÜR ACINDAN...

21.yy.Haçlısı'nın Irak'ı rahat işgali için Türkiye'yi kullanmasına izin vermeyen tezkere Meclis'ten BOP Eş Başkanı'na rağmen geçmeyince başımıza çuval geçirildi! Büyük devletiz ya!
21.yy. Haçlısı'nın ortadoğu karakolu İsrail'e, iç politikada kullanmak üzere "One minute!" çekip sonra özür dilememize rağmen, insânî yardım gemilerinden özellikle Türk gemilerine saldırıldı. 16 sivil vatandaşımız katledildi, 50'den fazla yaralı var! Büyük devletiz ya!
Haçlı'nın şımarık terörist karakolu israil'in Türk gemilerine saldırmasından yarım saat önce de İskenderun Deniz İkmal Komutanlığı'na roketli saldırı düzenlendi. 6 Mehmetçik şehit, 7 Mehmetçik yaralı! Bir gün önce de, Haçlı'nın taşeronu katil alçaklar maden basmış, korucularımızı şehit etmiş, korucu cenazelerini kaldıran cemaate saldırmıştı! Sınırlarımız içinde ve dışında 2 günde otuzdan fazla vatandaşımız katledildi, elliden fazla vatandaşımız yaralı!
Daha fazla demokratik hak, daha fazla açılım hayâliyle askerimizin, polisimizin, yargımızın eli kolu bağlanınca; içerden de dışardan da darbe üstüne darbe yiyoruz! Büyük devletiz ya!
"Ben umarım bacımdan, bacım ölür acından!" derler bu hâle Anadolu'da.
Siz; bin yıldan eski düşmanlarla müttefiklik diplomatlığıyla, çıkarttırılan dikte edilmiş yasalarla Ordunun, polisin, güvenlik güçlerinin, yargının elini kolunu bağlayacaksınız; içerde asayişi sağlayamayacaksınız, açılım adlı bölücü bir uygulamayla âsîleri şımarttıkça şımartacaksınız; iç politikada ki oy kaybını engelleyebilmek için Haçlı'nın şımarık karakolu terörist İsrail'e Avrupa'nın göbeğinde fırça atacaksınız, sonra da Gazze'ye insânî yardım için öncülük edeceksiniz!
Gemide şehit edilenlerin hepsine Allah'tan rahmet, ailelerine ve millete baş sağlığı-sabırlar diliyorum da gözleri yolda kalan Gazzelileri ne yapacaksınız? Yıllardır soykırıma tabi o zavallıların hayâlleriyle neden oynadınız? Allah'tan korkmadıysanız kuldan da mı utanmadınız? Bu mudur büyüklük, azâmet?
Bizim başımıza gelen bütün millî felâketler neden hep Recep Bey'in yurt dışı gezilerine tesâdüf eder? Şehit cenâzelerinde, ağızlarından ateş fışkırarak; "Ağlamayacağım! Beni ağlar görmesinler! Vatan sağ olsun!" diye aslanca duran Türk Ana mı "yaygara" yapıyor, yoksa şimdi, bile-bile ladesçe ölüme gönderilen İnsani yardımcıların hayatlarına mal olan, basîretsizlik nedeniyle koparılan kalabalık mı "yaygara"?
Bu milletle bu kadar alay etme yetkisini de mi 21.yy. Haçlısı size verdi?
Büyük Devlet olarak ne yapacağız şimdi? "Büyük devletler özür dilemezler!" öğrendik! 21.yy. Haçlısı Büyük Devlet'in şımarık karakolu da mı özür dilemez?
Genel Kurmay Başkanlığı'nın ve Ordumuz'un, yasalarla getirildiği hâlin millet olarak farkındayız! Ne devletimizi, ne Ordumuzu, ne millî onurumuzu kimseye rencîde ettirmeyiz!
İlker Paşa; bildiğimiz, duyduğumuz kadarıyla özel hallerde Ordu'nun sivillerden destek alması, milis güçleri kullanması var! Millet olarak ölmeğe de varız, çocuklarımızın katili şerefsizleri itlâf etmeğe de!
Yeter artık! Sîne-i Millet'e dönün!
Millet olarak "Evimizin evi" vatanımızı, sizlerle omuz omuza savunmaya hazırız! Kükremiş sel gibiyiz, bendimizi çiğner aşarız! Bir gül bahçesine girercesine, bağrına emânet ettiğimiz şühedâmızın yanına koşarız!
Bizim bu seslenişimizi "yaygara" diye yorumlayan BOP Eş Başkanı'ndan ve avanesinden de ilk seçimlerde, meşrû yollardan hesap sorarız!
Yoksa bu gidiş, gidiş değil! Kendi kendimize, "Biz büyük devletiz." deyip yapılanların hesabını sormazsak daha ne kadar küçüleceğiz ki?
"Ben umarım bacımdan, bacım ölür acından." bu değilse ne?
"TÜRK'ÜM BU AD, HER ÛNVANDAN ÜSTÜNDÜR."
Selâm, sevgi, dua...
Mustafa ASLAN

Hiç yorum yok: