Çarşamba, Eylül 15, 2010

REFERANDUM SONRASI ÜLKÜCÜLER VE MHP...

Ülkücüler, Türk Milliyetçileri;
Referandum bitti! Her türlü baskıya rağmen Türk Milleti % 42 olarak varlığını ispat etti ama CHP ve MHP'de siyâseten mağlûp oldular! Acı ama gerçek bu! İki kutuplu bir Türkiye planlayan sistem sahibi, MHP'ye saldırmaya başladı! Ki bunu yapacaklarını zâten referandum sürecinde haber de vermişlerdi!
Fakîr; MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'yi hiç beğenmedim hep tenkîd ettim ama Birinci 12 Eylül Kıyâmeti öncesinin Devlet Ağabey'ini, Devlet Hoca'sını da ölesiye özlediğimi hep söyledim.
Şimdi Genel Başkan değil de Devlet Hocamız konumunda olsaydı, sabahlara kadar gene uyutmayacak; "Ağabey, ne yapmalıyız? Ne olacak?" diye kapısını aşındıracak, telefonla uyutmayacaktık!
Artık mesele şahsîleştirmekten çıktı, çıkmalı! Aklın yolu bir! Bütün hür akıllı, vicdânlı, Ülkücülüklerinden kaynaklı delikanlı fıtratlı Ülkü Devleri bir araya gelmeli, teşkilâtlarına sahip çıkmalı! Gemi su almaya başlayınca önce fareler terk eder!
Okyanus ötesinin, elli yıldır tehlike ve hedef îlan ettiği Türk Milliyetçiliği'ni, kırk yıl tek başına müdafaa ve muhafaza eden Başbuğ Türkeş'ten sonra Türk Milliyetçiliği, sebepleri teşkilat içinde sorgulanması gereken belli bir süre sahipsiz bırakıldı, doğrudur!
Okyanus ötesindeki sistem sahibi; CHP ve MHP'ye monte ettiği liberaller sayesinde, CHP'de altı okun biri olan milliyetçiliği canlandıran Deniz Baykal'ı yok ettirdi! Türk Milliyetçiliğinin siyâseten tek adresi ve markası MHP'ye de monte ettiği liberaller vasıtasıyla çok cılız millet tarifleri yaptırdı! Yine o liberaller sayesinde Türk Milliyetçiliğinin markası MHP'ye; "Farklılıkların farkında"lık gibi "Türkiyeli" tanımını andıran söylemler yaptırdı!
Sistemle barışık olmayan ve bu yüzden defalarca dayanılmaz baskılara, tazyiklere muhatap olan MHP, Türk Milliyetçileri ve Ülkücüler sistemin bir parçası gibi gösterildi! Bir kısım ürkek-korkak-kurnaz Ülkücülükten geçinen lümpenler ve "eskiden ülkücü" olan şimdi ne olduklarını kendileri de bilemeyen BOP Eş Başkanı'nın teşekkürü ile taltîf edilen zevâtın düştüğü acınası hâle hiç bir ülkücü, hiç bir Türk Milliyetçisi düşmemeli diye yalvarıyorum!
Biliriz ki; her ülkücü mutlaka Türk milliyetçisidir ama her Türk Milliyetçisi Ülkücü değildir! Ülkücülük Türk Milleti'nin millî refleksidir. Ülkücülük, Türk Milleti'nin ferâsetidir. Ülkücü de Türk Milleti'nin istikbâli, Devlet-i Ebed-müddet idealinin serdengeçtisidir. Savaş meydânında arkadaşını şehît veren Yiğit bir Türk, savaştan sağ çıktığı için Gâziliğine sevinmekten utanır!
On yıldır; dünyâda siyâsetin dîn eksenli olacağını söyleyen ve kendi siyâsetini dîn ağırlıklı yapan ABD; Afganistan ve Irak'a "Haçlı Seferi" diye açıklayarak saldırdı! Bizim dînden geçinen siyâsilerimiz de bu Haçlı askerlere alkışla yetinmeyip dualar ettiler! Dünya siyâsetini din eksenli etmeye kararlı Okyanus Ötesi, Türkiye'deki siyâseti de "Ilımlı İslam" adını koydukları yeni bir din üzerine inşa etmeye, bu siyâseti de "Dinler Arası Diyalog-Medeniyetler Arası ittifak" maskelemeleriyle BOP Eş Başkanı başkanlığındaki AKP'ye görev olarak verdiler!
Son beş yıla dikkat lütfen! Bu kan-can bedeliyle Vatanlaştırılmış Cennet coğrafyada; PeKaKa'lı alçak cânilerin katliamları, bombalı psikopatlıkları ve ayrışma isteyen Kürt ırkçılığı, demokratik hak! Ermenilerin Ermeniciliği, demokratik hak! Zorla adlandırılarak ayrıştırılmak istenen bütün etnik grupların ırkçılıkları demokratik hak ama Türk Milliyetçiliği darbecilik, antidemokratlık, ırkçılık, faşistlik! Devletin itlâf ettiği PeKaKa'lı leşlerin elli bin kişi ile gövde gösterisi yapılarak, devlete tehditler savrularak törenle defnedilmesi demokratik hak ama şehit cenâzelerinde Türk Milleti'nin; "Şehitler ölmez, Vatan bölünmez!" sloganı cuntacılık-darbecilik-tahrîk sebebi!
Bu olanları hatırlayarak bütün Türk Milliyetçileri ve Ülkücüler en azından 15 gün- bir ay karargâha çekilip dikkatle çevre ve olanları izlemeli! Her kes; "AKP nereden saldırıyor? Önder Sav kontrolünde sistem değirmenine su taşıyan CHP nereden saldırıyor? Ilımlı İslâm'ın temsilcisi ve cemaati nereden saldırıyor? ABD-AB ve siyonistler nereden saldırıyorlar?" diye dikkat etmeli, başta Devlet Hoca olmak kaydıyla MHP'nin ve teşkilatların yumuşak karınları tesbît edilip karşı taarruza geçilmelidir...
Ülkücüler, referandumdan sonra asıl işin başladığını bilerek; makyaj değiştiren sisteme ve Okyanus ötesinden bize müdaheleyi kendinde hak olarak görmeğe başlayan emperyalist ABD'ye ve içerdeki temsilcisi BOP Eş Başkanı'na teşkilatlarını yem etmemeli! Birileri ola ki; "Sana ne?" diyecek olursa, Diyarbakır'dan Osman Baydemir'in seslenme cür'eti gösterdiği Ülkücülere, ömrünün 35 yılını MHP propogandisti olarak geçirmiş biri olarak; "Bana çok şey!" cevâbımı peşînen verdim vesselâm!
TANRI TÜRK'Ü KORUSUN. TÜRK TE TÜRK'Ü KORUSUN.
Selâm, sevgi, dua...
Mustafa ASLAN

Hiç yorum yok: