Cuma, Eylül 24, 2010

VESÂYETÇİ DEĞİŞİYOR!

Çok söyledik az işitildi!
Artık hiç saklamadan, saklamaya gerek görmeden Okyanus ötesi sistem koyucu; siyâset üzerindeki vesâyeti ve vesâyetçiyi değiştiriyor!
Kozmik Oda'ya kadar girilerek TSK -kışlaya tıkılmaktan öte- katıksız çadır hapsinde! Devletin verdiği görevleri, üstün hizmet madalyası hak edecek şekilde başarıyla yapmış millet evlâtları, terörist suçlamasıyla tutuklu! Eski teröristler millet vekili, teröristle mücâdele eden kahramanlar hapis!
Muhalif televizyon sahipleri, muhalif gazeteciler cezaevinde! Resmî Devlet Televizyonu TRT de dahil, yirmiden fazla televizyonda, yeni vesâyetçi tanıtılıyor!
Referandum süresince DTP ile görüşmeyi bile kabul etmeyen ve muhelefetin tesbit ettiği gizli görüşmeleri sert ve hakaretvâri sözlerle reddeden; Gandi Kemal'in "Genel af" gafına çok sert karşı çıkan ve bu tavrıyla "bağ/k/ımsız Ülkücüler"e vuvuzelalık ettirmeyi başaran AKP; İmralı'da bebek katili câni ile pazarlıkta!
Bütün televizyonlarda; PKK'lıların silah bırakarak siyâset yapmalarının demokratlığı savunuluyor! Yıllar önce SHP'ye "Kürt raporu" hazırlatan, daha sonra Mehmet Ağar'a dağdakileri düze çağırttırarak bir sağdan, bir soldan nabız yoklayan sistem koyucu; asılmamak kaydıyla teslîm ettiği İmralı'daki câninin vesâyetini, -nerdeyse- kabûl ettirdi!
Bebek katilinin avukatıyken, seçim sistemini delerek millet vekili unvanı ve dokunulmazlığı kazanan bir kadın; İmralı'ya giderek Bebek katili'nin talimatlarını getirmek üzere önce İmralı'dan, sonra da Başbakan'dan randevu beklediğini söylüyor!
Hukuk tarafından suçlu bulunarak millet vekilliği düşürülen Ahmet Türk; vekilken olmadığı kadar dokunulmaz! Kandil ile Ankara arasında diplomatik mekik dokuyor!
Atatürk ve Cumhuriyet kazanımlarının esamisi okunmuyor! Sistem çökertildi!
Sırada Türkiye Cumhuriyeti Devleti var!
Devleti çökertmek veya teslîm alabilmek için devletin aslî kurucusu Türk Milleti'ne karşı insafsız bir saldırı var!
PKK tehdîtle sandık protesto ettiriyor! Okullar boykot ediliyor! Vicdâni redcilik adıyla vatanî görev ve namus borcu askerlik boykot ediliyor! Devletin gücü, bu boykotları kırmaya yetmiyor!Resmî rakamlarla 4-5 bin kişilik PKK; yaklaşık bir milyon mevcutlu TSK ve iki yüz elli bin polisten oluşan devletin resmi gücü var! Asker ve polisin silah-mühimmat ve teknolojik gücüyle teröristleri mukayese etmek abesle iştigal ama nerdeyse devlet, teröristlere yenildi gibi!
13 Eylül sabahından beri basın ve medyada bir AKP-PKK işgâli var! "Teröristler ne istiyor, İmralı ne buyurdu, bu isteklere demokratik yollardan AKP ne dedi?" tartışmalarıyla zihin teslim alma operasyonları var!
Ne CHP'nin, ne de MHP'nin televizyonlarda adı yok!
Bu çok yönlü ve sistemli saldırılar karşısında Türk Milliyetçileri-Ülkücüler, Ulusalcı-Sosyal demokratlar ne yapıyor? CHP Avrupa'da AB'ciliğini anlatmakla meşgul!
Bağ/k/ımsız Ülkücüler sıfatıyla BOP Eş Başkanı'ndan teşekkür kazanan dış kapının dış mandalları vasıtasıyla başlatılan gereksiz, zamansız, kısır ve aciz bir çekişme başlatılmak isteniyor! "MHP siyâsetten ve meclisten tasfiye ediliyor mu, edilmiyor mu? Edilsin mi, edilmesin mi?" Sanki bir seçim yaşanmış ve kaybedilmiş havasıyla "Devlet Bahçeli genel başkanlıktan indirilsin mi, indirilmesin mi?" diye korkakça-ürkekçe-zamansız bir çekişme başlatılmak isteniyor!
Beyler!
Sistem çökertildi sırada Devlet var! Devlet parçalanıp çökertildikten sonra MHP'yi gözünüze mi sokacaksınız? Su alan gemi batarsa -Allah korusun- yüzme bilmeyen sizler sağ kalabilir misiniz?Türkiye ve Türk Milleti'nin hiç bu günkü kadar MHP'ye ihtiyâcı olmuş muydu? Aklınızı başınıza toplayın Allah aşkına! Zor günde birlik sağlayamayan, dirliğini koruyabilir mi?
TANRI TÜRK'Ü KORUSUN. TÜRK TE TÜRK'Ü KORUSUN.
Selâm, sevgi, dua...
Mustafa ASLAN

Hiç yorum yok: