Perşembe, Temmuz 26, 2007

CUMHURA BAŞKAN...

Şu, hiç bir şey bilmedikleri halde her şeyi bilen edalarıyla dolaşanlar var ya, yani "Dolma Kalemler" var ya; kendilerine yeni iş buldular.
İçlerinden kaç tanesi, oylarının adresini CHP olarak açıklamıştı hatırlayamıyorum. İçlerinden kaç tanesi; Baykal'ın varlığını, siyasetimiz için şans olarak tarif etmişti... Şimdi aynı kalemler; oylarını artırmasına rağmen, başarısız saydıkları Baykal'ı, günah keçisi etmek hazırlığındalar. Ben, hiç CHP'li olmadım. CHP'li ama duyarlı, samimi bir çok dostum olmasına rağmen, onların gönülleri hoş olsun diye bazan "CHP'ye oy verebilirim." diyen yakınlarıma dahi müdahele etmemiş olmama rağmen; MHP Genel Başkanı'nın CHP'li bir aileden olmasına rağmen, hiç CHP'li olmadım...
Ama şimdi; CHP'ye uzanmak, Deniz Baykal'a elimden geldiğince sahiplenmek istiyorum!... Baykal'a muhalefet yapanların öne sürdüğü isim gibi görülen Mustafa Sarıgül'ün, ABD'ye gidip Jinsa'dan icazet aldıktan sonra gelip genel başkanlığa adaylığını açıkladığında da; "CHP'liler, CHP'deki ulusalcılar, Baykal'a sahip çıkın." diye seslenmiştim. Bu seslenişimi tekrarlamak istiyorum.
Önce basına ve internet sitelerine konu olan haberden bir bölüm almak istiyorum: "Parti içi muhalefetin birlikte hareket ettiği isimler ise, Hikmet Çetin, Celal Doğan, Onur Kumbaracıbaşı, Mehmet Moğoltay, Adnan Keskin. Bu isimlerin dışında özellikle CHP’nin Güneydoğu Anadolu Bölgesi’ndeki teşkilatlarından da destek alacağı dile getiriliyor." Olmaması gerektiği halde haberin yorumlanarak verilen şekli bu, bir internet sitesinde...
En fazla ilgimi çeken isim, Hikmet Çetin. 1937 Lice doğumlu. Kürt kökenli bir siyaset adamımız. Dış işleri bakanlığı, meclis grup başkan vekilliği yapmış bir başarılı siyaset adamımız. En son olarak ta Nato'nun, açıkçası ABD'nin Afganistan'daki Kıdemli Sivil Temsilcisi olmayı başarmış bir ABD dostu.
Devlete-millete sadık Kürt kardeşlerimizin adına Kürtçülük yapan, uzaktan kumandalılara yıllarca seslenirken Hikmet Çetin'e de bir kaç kere seslenmiştim. "Siyaseten gelinebilecek her mevkiye gelmiş, Meclis başkanlığı'na vekalet edebilmiş bir siyaset adamı olarak neden Hikmet Çetin, çıkıp 'Kürt kökenli olmam, hiç bir mevkiye gelmeme mani değildir.Olmamıştır.' dememiştir, demiyor?!.." Hala, aynı düşüncemde ve aynı merakımdayım. Solun "Hikmet Abi"si daha Afganistan'dayken, adı cumhurbaşkanı adayı olarak fısıldanmıştı hatırlıyorum. Mesele, böyle kutuplaşılmışlığa gelmeden, getirilmeden ve Hikmet Çetin, bir kere bile olsa çıkıp birlik-beraberlik işareti vermiş olsaydı, Vallahi itiraz etmezdim.
Gerçi itiraz etsem veya etsek ne yazar da?!!!
Şimdi CHP'lilere, CHP'deki ulusalcılara bir daha seslenmek istiyorum: CHP'liler, Baykal'a sahip çıkın. Baykal; Muhteşem Türk Atatürk'ün kurduğu partinin altı okundan biri olan Türk Milliyetçiliğini öne çıkardığı, partiyi asli şekline döndürmeye çalıştığı için günah keçisi yapılmak istenmektedir. Muhaliflere dikkatle bakın lütfen. Türk denince, Türk Milliyetçiliği denince, hatta Kemalizm denince korkanlar, ürkenler Baykal muhalefetine soyunuyorlar.
Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde de genel seçimlerde olduğu gibi devletin asli unsurunu, unutturmaya çalışanlar bir araya geldiler.
Ya bu tuzağı bozun. Ya da bu tuzağı bozun... Haberlere konu edilerek satır aralarında saklanılmaya çalışılan "doğu ve güneydoğu parti teşkilatlarının desteği"ni asla atmayın...
Bırakalım, bıraksınlar; cumhur, kendi başkanını kendi seçsin...
Türk Milliyetçiliğinden, kemalizden, Atatürk'ten rahatsız olan hiç kimseden, cumhura başkan olmaz. Olmamalı...
TEVEKKELTÜ A'LALLAH
Selam, sevgi, dua
Mustafa ASLAN