Pazar, Temmuz 29, 2007

TARİHİ ÇAĞRI...

Devlet Bahçeli'nin; genel başkan adaylık hakkını gayrı meşru olarak gasp ettiğine inandığım, 21.Yüz Yıl Türkiye Enstitüsü Başkanı Prof.Dr. Ümit Özdağ'ın haber sitelerine düşen bir çağrısı ile sanki derin bir uykudan uyandım...
Her yaratığın olduğu gibi insanların ve milletlerin de olaylar karşısında vereceği tepkileri vardır. Bu tepkileri de yaratılış özelliklerinin gereğidir. yaratılış özelliklerini sergiler.
Seçim sathı mahallinde ve AKP'nin 4,5 yıllık tahribat döneminde hiç konuşmayan, susmanın da bir siyasi taktik olduğunu nerdeyse her kese kabul ettirecek bir hale gelen Devlet Bahçeli; seçimlerden sonra nedense hiç susmuyor!
4,5 yıl hizmet vermekten se bu günkü seçimlere hazırlanmak için hiç susmadan konuşan, propoganda yapan Recep tayyip Erdoğan ise seçimlerden sonra işini başardı ve sustu artık!...
Başta Devlet Bahçeli olmak şartıyla 70 MHP'li millet vekilinin; Türk Milleti'ne, ülkücülere ve dünyaya kendilerini fark ettirme mecburiyetleri olmalı diye düşünmekteyim. Türk Milleti adına, aldıkları vekaletin de gereği mecliste Türk Milleti gibi tepki vermeleri gerekir diye düşünmekteyim. Eğer konuşacaklarsa yeminden önce mecliste milletin huzurunda konuşmaları gerek diye düşünmekteyim.
MHP Genel Başkan Adayı Prof. Dr. Ümit ÖZDAĞ; çok ülkücü ve Türkçe bir duruşla, MHP Millet vekillerine seslenmekte ve onları bir tarihi göreve davet etmektedir.
Önce bu tarihi daveti, olduğu gibi almak istiyorum: "Terörist olarak suçlanan ve yargılanan bir kişinin TBMM üyesi olup olmaması, kimin Cumhurbaşkanı olacağından daha önemlidir. Türk milleti ve dünya MHP’nin Türkiye Büyük Millet Meclisine girdiğini anlamalıdır. MHP, bu kişinin milletvekilliğine şiddetle muhalefet ederek, TBMM’nin onuruna sahip çıkmalıdır. Atatürk ve Türkeş’in gölgeleri parlamentonun üzerine düşmelidir. MHP, bu konuda diğer partilere de öncülük etmelidir. Bu kişiye milletvekili yemini ettirilmemelidir. "MHP, bu kişinin milletvekili yemini etmesi durumunda TBMM’ne girmeyeceğini ve yemin etmeyeceğini vakit geçirmeden açıklamalı ve bunu halka anlatmalıdır." dedi. Özdağ, açıklamasını “Bu kişi eğer mahkeme tarafından aklanır ise daha sonra yemin ederek, TBMM’i üyesi olur. Eğer mahkum olur ise zaten milletvekili olması düşünülemez” şeklinde sürdürüyor...
Davetin ve bu Türkçe duruşun altına, hiç düşünmeden imzamı atarım.
Eğer Devlet Bahçeli ve MHP'li Millet vekilleri, bu daveti ciddiye alarak milletin kendilerinden bekledikleri refleksi gösterirlerse; hayatını MHP propogandisti olarak geçirmiş biri olarak, Devlet Bahçeli ve Yol Arkadaşları'na tepkimden, son seçimlerde oy vermemiş olmama rağmen, haksızlığımı kabullenip günde ük kere yazarak, en az on kere konuşarak özür dileyeceğimi; genel merkezin ve teşkilatlarımızın vereceği kapıcılık, çaycılık ta dahil bütün görevleri şerefle yapacağıma Allah(c.c.)'ımı şahit tutarak yemin ederim.
Yaratılışları gereği; kurt'un kurt gibi, itin it gibi davranmasının doğal olduğunu ama kurt köpeğinin ne zaman kurtluk, ne zaman köpeklik yapacağının bilinemeyeceğini bir kaç kere yazmıştım.
Şimdi MHP'li Millet vekillerinden Kurt Duruşu beklediğimizin bilinmesi lazım. Diğerleri zaten yaratılışları gereği, itliklerini yapmaktadırlar...
Hadi Allah aşkına!
Hadi vatan aşkına!
Hadi millet aşkına! Yapın size yakışanı, gösterin ihanet şebekelerine devletin asli unsuru olduğunuzu. Gösterin devletin-milletin aslı olduğunuzu...
Bize; sizlerle iftihar etme zevkini yaşatın Allah aşkına...
TEVEKKELTÜ A'LALLAH
Selam, sevgi, dua
Mustafa ASLAN