Salı, Temmuz 27, 2010

NALINCI KESERİ MÜBÂREKLER!...

Şehrin göbeğinde 4 Polisimiz şehit edildi! Başımız sağ olsun!
Bölücünün, işbirlikçinin, demokratın-diplomatın, BOP Eş Başkanı'nın, Irak'ta bir milyon müslümanı katledip yüz binlerce müslüman kadına -kıza tecâvüz eden Haçlı'ya demokrasi getirdiği için dua edenlere rağmen; hatta inadına, bir daha; VATAN SAĞ OLSUN!
Âsâyişi, vatandaşın huzûrunu sağlamak için devriye gezen polisimiz, görev aracının içinde kahpece şehît ediliyor, İçişleri bakanı ortada yok!
Polisimizin, askerimizin evlerine-lojmanlara saldırılıyor, balkonda subayımızın gencecik eşi şehit ediliyor, İçişleri Bakanı ortada yok!
Şehirlerde; sokaklar yangın yerine, cehenneme çevriliyor, toplu taşıma araçlarında çocuklarımız, gencecik kızlarımız diri-diri yakılıyor, parklarda bombalar patlatılıyor İçişleri Bakanı ortada yok!
İstanbul'un göbeğinde, askeri servis aracına saldırılıyor, dersaneye giden gencecik kızımız ve askerlerimiz parçalanıyor, İçişleri bakanı ortada yok!
Güneydoğu'da PKK'nın açık sıkıyönetimi var; affedilen ve artık yargılanmayacakları için iyice şımaracak olan nüfus kaydında 14, aslında 20 yaşındaki potansiyel PKK teröristi adayları polise "Erkeksen aşağı in!" tehdîdiyle taş atıyor saldırıyor, İçişleri bakanı ortada yok!
Osman Baydemir adındaki demokratik bölücü lejyoner; "Has...tirin!" çekiyor, İçişleri Bakanı ortada yok!
KCK adıyla PKK; devlet bütçesiyle ayakta duran belediyelerden aidat adıyla haraç alıyor, PKK adına militanlarını belediyelerde istihdâm ediyor, İçişleri bakanı ortada yok!
PKK ne yaparsa yapsın, kaç görevlimizi, kaç askerimizi şehit ederse etsin İçişleri Bakanı yok!
İçişleri Bakanı'nın derin iç işleri, AB-D'nin verdiği ev ödevleri var çünkü!
Açılım adındaki ayrıştırmacı "Millî Birlik Projesi"ne yol haritası çizmekle; askerden kaçan, şarkıyla-türküyle göbek atarak demokratlık yapan, entellik diye bölücülüğe destek veren ucuz sahne artıklarıyla fikir alış-verişiyle meşgûl!
Kürt açılımı, açılım, demokratik açılım ve Milli Birlik Projesi diye haftada bir adı değiştirilen ayrıştırmacı, ötekileştirici proje sonucunda; şımaran PKK'lılar tarafından tahrîk edilen İnegöl'lüler sokağa çıkınca; "İzin vermeyeceğiz! Çok sert olarak üzerlerine gideceğiz!" diyen ceberrût bir İçişleri Bakanı, anında piyasada!
Yıllardır; "Dikkat! Türkler tahrîk ediliyor! Ya asayişi sağlayın, ya da istifa edin!" diye bağırdık!
Duymadılar! Duymazdan geldiler!
Şimdi ne olacak?
Seçmenin % 4'ü bile olmayan bir grubun, %96'yı isyân ederek, silahla saldırarak bastırmaya-sindirmeğe çalışmasına Türk Milleti karşı koymayacak mı? Karşı çıkamayacak mı bu psikopat eşkiyalıklara?
Karşı çıkanları İçişleri Bakanı; "Üzerlerine çok sert gideceğiz!" diye tehdît etti diye olaylar durursa, galip tarifli kim olacak farkında mısınız?
Bir-kaç gün öncesine kadar ne olursa olsun, "Açılımı sabote etmek için!" diye bahaneleri vardı! Şimdi "Referandum öncesi, kasıtlı hareketler!" denmeğe başlandı!
Bu ne ya? Terörist dinlenmek için durur, AKP başarılı; terörist şımarır saldırır, AKP'nin başarısının üzeri örtülmek için provokatör eylemler!...
Nalıncı keseri mübârekler! Rabbenâ, hep bana! Kazanırlarsa muktedîr dindârlar, kaybederlerse vesâyet altındaki demokrat mazlûmlar!
Hem dövüp hem ağlayan; laikçiler'den öte NATO generallerini bile cemaatlere esas duruşa geçirten muktedîr mazlûmlar!...
Şükürler olsun demokrat Diyanet-Sen'li imamlar da; "Biz Kur'an'a ve sünnete, milletin birlik ve berâberliğine tarafız. Bu görüşe katılan partilere de tarafız." diye ilm-i siyâsetlerini açıkladılar!
Yürü be Kasımpaşalı'm! Kim tutar seni! Yola, yolmaya devam be Reis!
TANRI TÜRK'Ü KORUSUN. TÜRK TE TÜRK'Ü KORUSUN.
Selâm, sevgi, dua...
Mustafa ASLAN

Hiç yorum yok: