Cumartesi, Temmuz 31, 2010

VESÂYET ALTINDAYIZ!...

Uyanın lütfen! Kırk yıldır vesâyetten, Cumhûriyetten, Atatürk'ten, Türklükten şikâyet edenlerin; müttefik(!)imiz ABD ve Yeni Haçlı Birliği AB'nin desteklediği BOP Eş Başkanı'nın vesâyeti altındayız! O ne derse o oluyor!
Şikâyetlenerek, ağlayarak camilere, illegal tekkelere saklananlar; ne zaman, bu kadar büyüdüler? Bunlar sarmaşıkça, ithal sûni gübre desteği ile hızla yayılırken, "Ne mutlu Türk'üm diyene." diyen, bahçe sahipleri ne yaparlardı?
Vesâyetinden şikâyetlendikleri Ordu'yu, ABD güdümündeki NATO'yla; Diyânet İşleri'ni ABD güdümündeki Haçlı ile diyalogdaki Ilımlı İslâmcılarla; Yüksek Yargı'yı, ABD güdümündeki AB'nin dikte yasalarını çıkardıkları Meclis vasıtasıyla istedikleri şekle sokarken bu sarmaşıklar, Devlet ne iş yapardı?
Vesâyetten şikâyetlenirken "Laikliğe karşı odak olmak" suçundan cezâlı ve sâbıkalılar; kurumları sırayla yutarken bu memleketin, bu devletin, bu cumhuriyetin asıl sahipleri ne iş yapardı? Cevâbını bildiğimiz soruları, bilerek soruyorum! Biliyorum ki; "Ne yapardı?" nın cevabı; "Devletin-milletin-vatanın bekâsı için ölüyorlardı." ... Kırk yıldır gizli demokrat-halkçı vuruşlarla sersemlettikleri Devlete; 12 Eylül'de 12 Eylül'ü aklatarak son vuruşa hazırlanıyorlar!
Dikkat Türk Milleti!
Yandaş-yoldaş-candaş medyanın "Dolma Kalemler"i; resmi uçaklarla uçarlarken, Okyanus ötesinin Ilımlı İslamcılarının müthîş yeşil paralarıyla istedikleri yere, istedikleri seyahati yaparlarken; dinsizlere, bölücülere, ateistlere, marksistlere "Müslüman Sermâye" adlı Okyanus ötesi Ilımlı kaynaktan verilen paralarla gazeteler kurdurulur ve olmadık yerlerden, olmadık belgeler servis edilirken başlarında "Millî" sıfatı taşıyan, Millî Devlet Kurumlarımız ne iş yaparlardı? Acı ama gerçek vesâyet altındayız! 24 saat dinlenen telefonumla haberler alıyorum!Yandaş-yoldaş-candaş Dolma Kalemler'in yırtındıkları Kürt Kimliği; ortalık azcık bulanınca anında "Doğu Kökenli", "Güneydoğu Kökenli" ediliyor!
Bre nâmertler; Kürtlük ayıpsa niye kıçınızı yırtıyorsunuz tanınsın diye? Ayıp değilse ortalık karışır karışmaz niye adice Doğu veya Güneydoğu Kökenliliğe sığınıyorsunuz? Devlete, millete, cumhuriyete ihâneti entellik zanneden Dolma Kalemler, sözüm size! Hakaretse de, iltifatsa da "Doğu Kökenli, Güneydoğu Kökenli" sizsiniz, sizin babanız, sizin ceddiniz!
Kürtçü hainleri, bölücü taşeron PKK'lıları, "Kürt Kimliği" ile sunamayınca, hemen Doğu'luluğa, Güneydoğulu'luğa sığınıyorsunuz değil mi kahpeler! Doğunun da en doğusundanım. Kars'ın Arpaçay İlçesi'nin, en uç köyü Taşdere Köyü'ndenim. 14 göbek sülâlemde gayr-ı Türk, gayr-ı İslâm tek unsur yok ve Türk oğlu Türk'üm.Devlete ihânet eden, askerime-polisime alçakça saldıran kuduz itleri, ben de Kürt'ten saymam, değiller! Onlar yedikleri kaba pisleyecek kadar nankör, alçak, çukur ve ucuz fahişeler!
Sizler de, kırk yıldır vesâyetten şikâyetlenen ABD destekli BOP Eş Başkanı ve avanesine yalakalık yapmak için onlara; "Doğu-Güneydoğu Kökenli" diyorsunuz! Bir daha anladığınız şekilde, hiç bir tevile imkân bırakmadan, iltifatsa da, hakaretse de milyon kere; "Doğu Kökenli sizsiniz! Güneydoğu Kökenli sizsiniz!" diye iâde ediyorum!...
Milletim vesâyet altındayız! Doğu'nun da doğusu memleketimde; AKP'li il genel meclisi üyeleri, AKP'nin il-ilçe yöneticileri, kraldan fazla kralcı yalakalar, köy köy dolaşarak; "Referandumda hayır derseniz, yolunuz, suyunuz, okulunuz, sağlık ocağınız asla yapılmaz! Patron'un kesin emridir." tebligatı yapıyorlar!
Güya halk adına, millet adına muhalefet yapanlarımız ise BOP Eş Başkanı'nın ikinci adamlarıyla boy ölçüşüyorlar! Rüzgâra karşı, sidik yarışındalar! Hepsine rağmen, hepsinin inadına, milyon kere, milyar kere daha HAYIR!...
TANRI TÜRK'Ü KORUSUN. TÜRK TE TÜRK'Ü KORUSUN.
Selâm, sevgi, dua...
Mustafa ASLAN

Hiç yorum yok: