Salı, Kasım 15, 2011

DOKUNULAMAYACAK KADAR UZAK...

Bu satırların sahibi demokrat değildir. Defalarca yazdım, söyledim!
Adına; Yunanca demokrasi, Fransızca republik, Arapça cumhuriyet denilen "Milletin İktidarı" anlamını taşıyan ama asla milletin hükmünün geçmediği, seçmen sözünün asla dinlenmediği bu dayatma sistemi anlayamıyorum! Anlayamadığım için de kabûl edemiyorum!
Türk Milleti'nin "Devlet-i Ebed-Müddet / Sonsuza Kadar Devlet" teâmülüyle; Anadolu'daki Türk Devletlerinden biri olan Osmanlı Devletini yaşatmak için yüzlerce yıl, milyonlarca defa ölmesine rağmen emeklerinin inkârını, kabûllenemiyorum!
Değişen-gelişen-dönen-dönüşen bütün marksistlerin, komünistlerin, faşistlerin ve dincilerin demokratlıklarına inanmıyorum!
Hele Türkiye Cumhuriyeti Devleti adıyla 600 yıllık ve Haçlı'nın üç yüz yıl demokratik teşvik(!)leriyle körüklenen ırkçı-bölücü teb'ası eliyle yıktırılmış bir imparatorluk molozlarından, Hz. İsa'nın ölüyü diriltmesi gibi bir mucizeyle kurulan Türk Devleti'ne, demokrasi adıyla yapılan nankörlükleri, ihânetleri hazmedemiyorum!
Mehmet Ârif Beğ'in; "... hristiyan teb'amız şöyle dursun; devletimiz Türk, Arnavut, Kürt, Arap gibi çeşitli müslüman kavimlerden teşekkül ettiği halde vatanın müdafaası ve islâmiyetin muhâfazası, şurada on iki milyondan fazla tahmîn edemediğimiz Türkçe konuşan ahâlimizin hamiyetli omuzlarına yüklendi." (Başımıza Gelenler-Sahife 345) şeklinde tarihe kaydettiği, Osmanlı Hilâfet'i döneminde dahi vatan savunması ve islâmiyetin korunması işini gönüllü üstlenmiş Türk Milleti'nin emeklerinin İslâmcılık adına inkârından iğreniyorum!
Demokrasi yani milletin iktidarı bir sistemde; seçmene, genel başkanların tesbît ettiği adamlarını sandıkta onaylatarak Millet Meclîsi diye dalga geçilen, yüzlerce genel başkan elemanının toplandığı bir yerden rahatsızım! Devletin asıl kurucusu Türk Milleti'nin adından rahatsız olan, emeklerini inkâr eden nankörlere dokunulmazlık sağlayan, yasal dokunulmazlığı olan bir Vekile bir başka Genelbaşkan bodyguardı sendikacı dokunulmaz Vekil'in yaptığı fizîki saldırıyı, anlayamıyorum, hazmedemiyorum!
İleri-geri demokratların tamâmı, dokunulmazlığa itiraz eder, sadece "Kürsü Dokunulmazlığı"nı savunur! Millet iktidârı anlamına gelen; Yunanca demokrasi, Fransızca republique (republik), Arapça cumhuriyet adlı yozlaştırılmış ithâl sistemde, seçilmiş kişinin şahsında Millete saygı gösterilir veya hakâret edilir! Bağımsız Millet Vekili iken İleri Demokrat AKP'ye tek başına muhalefet ederek sağcı-solcu, sünnî-alevi bütün milletin takdirini kazanan Kamer GENÇ'e, Anamuhalefet Partisi Vekili olduktan sonra yapılan fizîki saldırıyı CeHaPe'liler nasıl hazmettiler anlayamıyorum!
Bütün dillerde "Millet İktidarı" demek olan demokrasi gereği halkın seçtiği ve dokunulmaz ettiği Millet Vekilini "Grup Kararı" adlı feodal bir uygulama ile kontrol altına alan sistemi anlayamıyorum, anlayamadığım için de kabullenemiyorum!
Dokunulmazlıktan şikâyetle değiştirmek va'diyle milletten oy alan ve hükümet olduktan sonra dokunulmazlığa sığınan bütün mürâilerin dokunulmazlığını kabul edemiyorum, dolayısıyla "Demokratım" diyemiyorum!
Genel Başkanların iki dudağı arasına hapsedilmiş, milletin seçme hakkını gaspeden bir zorba sistemin adına demokrasi, bu despotluğa cevâz veren sistemin adına Cumhuriyet denilmesini hazmedemiyorum!
Millet vekili diye dokunulmazlık kazanıp meşrû Genel Başkanların ve İmralı'daki bebek katili iğrenç alçağın temsilcileri ve demokrat- kişiliksiz kişileri sevemiyorum! Vekil Dokunulmazlığı gücüyle komser tokatlayan, asker-polis taşlayanlardan, Meclis Kürsü'sünde Millet vekili tartaklayanlardan, vekillik yapamayıp öfkesini partililerden çıkaran psikopatlardan rahatsızım!
Kurucu Gâzi Meclis'in halefleri olan ve Gâzi Meclis'in kurduğu Türk Devleti ile demokratik yollarla hesaplaşmaya yeltenen Cumhuriyet nankörleri, demokrat iseler; Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni kanları-canları pahasına kuran, emeği inkâr edilen Türk Milleti'nin bir evlâdı olarak onlardan değilim! Meclisteki "Genel Başkan adamları" ile aynı "demokrat" sıfatını taşımaktan Allah'a sığınırım vesselâm...
Selâm, sevgi, dua...
Mustafa ASLAN

Hiç yorum yok: