Salı, Ekim 25, 2011

SANAL SARHOŞLAR!...

Tecrübeyle sâbittir; deli, sarhoştan korkar! Hatta sarhoştan en saldırgan köpek te korkar!
Kesinlikle bilinir ki deli ve sarhoş, rol yapamaz! İkisi de aklın kontrolünde olmayan gizli ve öz kişilikleriyle davranırlar. Bu yüzden; "Sarhoşun defteri okunmaz." ve "Deli zırvası tevil götürmez." sözleri, yazısız kuraldır!
Teknolojinin müthîş icatlarından sanalağ mensuplarının çoğuna "sanal sarhoş" tavrı takınmak gereğini, arkadaşlarıma ve kısa ömürlü sanal dünyam'a anlatmaya çalışırken kendini güç yetmez zanneden bir "sanal sarhoş" veya grup, facebook şifremi kırmış ve sayfamı işgâl etmişmiş! Anlamadığım, teknik özürlü olduğum için yardım istediğim bilenlerin söylediği bu! Tesâdüf veya isâbet oldu, çünkü "sanal sarhoş"lardan usanmış ve facebook'dan ayrılma kararı vermiştim zâten!
Galiba alışkanlık yapmış olmalı ki facebook'ta işgal olunca; Cumhurbaşkanı'nın, Bakanların, büyük bürotratların, Türk Milliyetçiliğinin siyâsi markası ve adresi MHP'nin Genel Başkanı'nın ve bütün medyâtik "ÇÜK" (Çok Ünlü Kişi)lerin de kullandığını bildiğim, medyatik magazinsel bütün meşhûrların da kullandığı, paylaşımlarının haber edildiğini duyduğumuz twitter' a takıldım iki günde 30 şehit ve Van Depremi âfeti sonrası...
facebook'taki evlerinde, klavyeleri başında, kendilerini şah/sultan/kral/He-man sanan "sanal sarhoşlar"ın, twitter' dakilere göre feylesof olduklarını, hayretle gördüm!
Canlı yayın iş kazalarından olduğuna inanmak istediğim, sürç-i lisan veya kastı aşan ifâdeler olduğunu zannettiğim bir haber sunucusunun; "Tüm Türkiye, her ne kadar Van'dan da gelse haber, üzüldü!..." çam devirmesini; bir başka reytingi yüksek Kızımız'ın; "Her fırsatta küçücük çocuklar tarafından taşlattırılan polisler, olay yerine gelip ilk müdahele edenlerdi. ... Canımız istediğinde kuş avlar gibi taş atıyoruz. Dağlarda vuruyoruz. Sonra birşey olunca da asker gelsin, polis gelsin diyoruz! Dengeleri kuralım! Zor günlerde canım, cicim! Kuş avlar gibi avlamayalım bunları! O kadar kolay değil! Herkes haddini bilecek!" feverânını, bir gün önce yüreklerimizi dağlayan otuz Şehîdin can yakan acısıyla söylenmiş, kastı aşan bir ifâde saymak istiyorum! Herkesin acıya, işkenceye, ıstırâba tahammülü elbette bir değildir!
Türk yüreğimi inciten, olayın başka yanı! Dünyanın en şânlı mazisine sahip Türk Ordusu mensuplarını, yedi yıl önce terörü sıfıra indirgemiş Kahraman Polisimizi "avlanacak kuş" gibi kabullenen mantığa itirazım var! İşbirlikçi Medyanın hemen hergün içinde olan birinin; İleri Demokratlar, Dolma Kalemler, Karen Fogg Çocukları, İnsan hakları olan terörist(!) savunucusu alçakların arasında, şuuraltının teslim alınmasından doğal birşey olmaz elbette! Heyecanını kontrol edemeyen bu Medyatik Kızımız; "Türkiye sadece Türklere bırakılamayacak kadar önemlidir" diyen "Karen Fogg Çocukları"nın, "Vatanı, bir kiraz ağacı ve kadın memesine satarım." diyen en-tellek-tüel "Dolma Kalemler"in işgalindeki, patronluğundaki bir dünyada ekmek kazanıyor! Ancak böyle istisnai davranışlarla içlerini boşaltabiliyorlar! Kastı aşmıştır ama bence ma'zurdur ama oda seyircilerin şuuraltını teslîm ettiriyor diye uyarmak istiyorum!
Benim asıl işim; twitter adlı paylaşım ağından kendilerine ulaşılabilen ve iletişimlerini bu sanalağ vasıtasıyla yapan, kocaman "sanal adamlar"la! Benim işim; ısrarla çağrılmasına rağmen ekranda görülmeyen ve gündem dışı kalışının suçunu da televizyonculara yıkan "sanallar"la!
Kullanmayanlara, görmeleri ve -ben yanlış algılamışsam düzeltsinler diye- kanaat oluşturmaları için bir-iki gün twitter'a girmelerini öneriyorum! twitter'da anlı-şanlı vekillerin, BDP'lilerin pervâsızlıklarını, sanal dünyaya şikâyet eden "sanal sarhoş"lukları görmelerini çok istiyorum!
Popülerite zirvesi yapmış, uzaktan kumandalı "Dolma Kalemler"in, ballicileri bile utandıracak edebî üslûplarını, görmelerini çok istiyorum! "Sanal sarhoşlar"ın da rol yapamadıklarını ve saklı kişilikleriyle nasıl mide bulandırdıklarını, mutlaka görmelerini çok istiyorum!
Haaa! Bu arada, twitter'ı hakkıyla kullananlar sayesinde; enkaz altındaki birkaç kişinin yeri belirtilerek kurtarılmalarının çabuklaştırıldığını gördüğümü de teslîm etmeliyim!
Elektronik paylaşım ağları; kasabın elinde faydalı, sarhoşun elinde çok tehlikeli bıçak gibi birşey!
Aslında sanalağ'da görüp tavrından incindiğim ve mutlaka incitmek istediğim birileri var ama şimdilik yutkundum! Yutkunuyorum!...
Kaybetmekten, birşeyleri olduğunu zannedenler korkarlar. Vesselâm...
Selâm, sevgi, dua...
Mustafa ASLAN

1 yorum:

metehankalıpcı dedi ki...

Üstadım ellerinden öpüyorum..