Pazartesi, Aralık 12, 2011

MHP GEMİSİNDE YEM BORUSU!...

MHP'de kongre süreci başladı. Hareketli, bereketli geçsin inşallah. Herkese ve her şeye rağmen Türk Milliyetçiliğinin değişmez, değiştirilemez tek siyâsi adresi olan MHP'ye ve Türk Milleti'ne hayırlı olsun...
"Düğün değil, seyrân değil, eniştem beni niye öptü?" tekerlemesine uyarcasına ağzı olan konuşmuyor, kalemi olan yazmıyor ama sanal-ağda klavyesi olan sanal sarhoş naraları atıyordu!
Şimdi tam sırası!
Hem seyrân var, hem de seyrân sonrası düğün! Şimdi ağzı olan ve konuşmaya hakkı olan konuşmazsa onlar hakkında ben konuşacağım!
Zamansız ve gereksiz gereksiz konuşmaların, konuşmuş olmak için yapılan gevezeliklerin, tarihin hiç bir döneminde hiç kimseye bir hayrı olmamıştır, yine olmadığı görülecektir!
Zamansız, erken ve gereksiz konuşmalar, genellikle "eşeğin aklına karpuz kabuğu" getirir! Eşeği susturmanın tek yolu, ne istediği biliniyorsa vermektir. Bazen "Yem Borusu" da işe yarar. "Yem Borusu" ne midir? Anlatmaya çalışalım:
Devlet-i Âliyye-i Osmaniyye, pây-i tahtta yani başkent İstanbul'da büyük inşaaatlar yapacaktır ve nakliye için çok sayıda eşek lâzım olur. İhtiyaç duyurulur ve çalışmalar başlar.
Tüccarın biri Anadolu'dan derlediği eşekleri Trabzon'da toplayarak bir gemiye doldurur. Deniz yoluyla götürmek en kolay ulaşım şeklidir. Geminin bakımı-onarımı yapılır, eksikler giderilir, eşeklerin yemleri de yolculuk süresi hesaplanarak depolara istif edilir ve yolculuk başlar. Yolculuk güzel başlar ama Sinop'a yaklaşıldığında bir fırtına kopar! Geminin karaya yanaşması veya yolculuğa devamı mümkün değildir. Fırtınadan korunmak için bir koya girilerek açıkta demirlenir. Fırtına bir kaç gün sürer dolayısıyla yolculuk ta uzar. Personel yiyeceği ve eşeklerin yemi de yolculuğa göre hesaplanarak istiflenmiştir. Normalde İstanbul'da olunması gereken günde gemi, hâlâ açık denizdedir ve yem gittikçe azalır. Bakıcılar, Tüccara haber verirler. Tüccar; "Yemi azaltabildiğiniz kadar azaltın ve her yemlemeden önce bir boru çalın!" diye talimat verir! Bakıcılar, içlerinden kızsalar da talimatı uygularlar. Önce "Yem Borusu" çalar, sonra yem verirler. İki gün sonra yem tamamen biter. Eşekler ilk gün biraz huysuzlanır ama ikinci gün tepinerek anırmaya başlarlar! Durum, Tüccara iletilir; "Eşekler huysuzlaştığında Yem Borusu çalın!" talimatıyla bakıcılar mecbûren denileni yapar ve her Yem Borusunda eşeklerin sakinleştiğini, hayretle görürler. Buna psikolojide galiba "şartlı refleks" deniliyormuş!
Devlet-i Âliyye-i Balgatiyye'ye doğru Anadolu'dan seyr ü sefer başlatılınca; "Zinhâr bütün küskünler ve dargınlar ziyâret edile! Herkesin gönülleri alına!" talimatıyla İl-İlçe teşkilatlarının ellerine "Yem Borusu" verilmişti! Daha önce defalarca denenerek işe yaradığı görülmüş olan Yem Borusu, bu defa işe yaramayacak gibi! Çünkü Yem Borusu çalmakla görevlendirilen İl-İlçe yöneticilerine; "Üye olmak isteyenden iki kefil getirme" şartı istemeleri talimatı verilmiş! Tüzük hazretleri, böyle emrediyormuş! Yâni kitâbına uygunmuş!
Eeee! Yem borusuna itibâr etmemeyi zor da olsa öğrenmiş olanlar, bulundukları mahfillerde gürültüye başladılar haliyle! Bu gürültülere Yem Borusu ile güç yetiremeyen Genel Merkezciler de; "Her kongre öncesi okyanus ötesi ya da berisinin, MHP’yi ele geçirmek için ortaya sürdüğü işbirlikçilere(!) karşı uyanık olmaya" çağırıyormuş partilileri!...
Tehlikeli üç beyazdan şekere yaşım gereği mesâfem dolayısıyla tatlı pazarında, bal alanla şeker satana eşit mesâfede ve uzağım!
"Okyanus ötesi ya da berisinin", tosbağanın gerisinin MHP'yi ele geçirmesinden gerçekten endişe duyuluyorsa âcizâne bir önerim var: Yine denenmiş ve defalarca işe yaramış olan Yem Borusunu devreye sokun ama "içinize pimi çekilmiş bomba" gibi atılan "iki kefil"den vazgeçin!
Yoksa Haçlı Müslümanlar'dan ve Ulusalcılardan oluşacak eski sıfatlı vuvuzelalar, Yem düdüğünüzün sesini bastırırlar!
"Saman benim değilse samanlık benim" olduğu için uyarmak, vicdânımın emri vesselâm...
TÜRK TÜRK'Ü KORUMAZSA TANRI TÜRK'Ü KORUMAZ.
Selâm, sevgi, dua...
Mustafa ASLAN

1 yorum:

Adsız dedi ki...

Kongre süreci MHP ve Türkiyemiz için hayırlara vesile olur inşallah.