Çarşamba, Ocak 02, 2008

İĞNE BATTIĞI YERDEN ÇIKAR...

Baş nereye giderse ayaklar oraya gidermiş ya!...
Hele Türkiye'deki "değişim-gelişim"e bakın dostlar!...
Ya kıyamet yaklaştı, ya aklıma birşeyler oldu, ya da gerçekten bir şeyler oluyor artık!...
Senenin en az 300 günü Türkiye'de olmayan, sorsanız üç tane Türkçe türkü bilmeyen ve o olmazsa Türkiye'nin batması kesin olan(!) Fazıl SAY; "Türkiye'yi dinciler idare ediyor." diye ülkeyi terk etmeğe hazırlanıyor! Ne olacak halimiz?!...
Sanat adamı olarak -çok sevmesem de- kabul ettiğim, rahatsızlık ta duymadığım Osman Yağmurdereli'yi canlı yayında "Göbeğini kaşıyan adam" diye itham ediyor! Ne oluyor halimiz?!...
Bir başka olmazsa olmaz Türkiye Gerçeği, moda dünyasının pala bıyıklı Fatih Üreği; "Türban yasağı kalkmazsa defile yapmayacağım!" diye ülkeyi tehdit ediyor!...
Pakistan'da siyasal cinayetler işleniyor.
Silahlı Kuvvetlerimiz; kar-kış demeden sınır ötesi opersyonunda.
Bahçeli MHP'nin Bahçevanı cephesinden "Yapıcı Muhalefet"e devam müjdesi çıktı. D(Y)P'de genel başkan adayları çoğaldı gibi. PKK'nın siyasal uzantıları, ne yapacaklarına karar veremiyorlar çünkü İmralı Mahkumu'ndan bekledikleri talimat gecikti. Elektriğe zam yapıldı. Zamlar peşpeşe sırada. Asgari ücrete de yüzyılın zammı yapıldı!...
Değişen değişene, gelişen gelişene...
Bize ne oluyor anlayamadım?!...
İktidara yakın "Dolma Kalemler" arasında "eyyamcılık" yarışı başladı!...
68 Kuşağı mensubu, "Çakaralmazlar"ın kocaman rakamlara mal olan transferleri gündemde. Gasp edilen, zorla el konulan gazetelerdeki gerçek gazeteciler, sebep gösterilmeden kapı önüne koyulurken; "Kovulduk Ey Halkım Unutma Bizi" diye feveran eden milyon dolarlık transferleri kaçırmış duayenler var!...
Yaklaşık bir sene sonra da Yerel Seçimler var.
Susanlar susmaya; vakitsiz ötenler Genel Kurmay Başkanı'nı istifaya çağırarak konuşmaya; talimatla konuşanlar "Yapıcı Muhalefete devam" kararını açıklayarak milletle tersleşmeye; millet te tamamı hakkında hiç te hoş olmayan söylemlerle söylenmeye devam ediyor!...
Ya benim aklımda yanlış kalmış, ya da benim düşünce şeklimde bir tuhaflık olmalı ki, her "göbeğini kaşıyan adam" denildiğinde benim aklıma, Beka Vadisi'nde kamera karşısında göbeğini kaşıyan İmralı Mahkûmu geliyor!...
Kimin ne dediğinin belli olmadığı günümüzde; "75 Kürt milletvekilim var." diyen Başbakan'ı, yerel seçimlerde tehdit eden Kürtçü Siyaset dehaları var. Bu tehdit eden dehalarla, göbeğini kaşıyan adam benzetmesi arasında bir bağ var mı? Yoksa yine anormal hafızam ve anormal düşünce şeklim mi beni yanıltıyor?!...
Yarına yönelik, siyasi bir teori de yok.
Bu memleketin ülkücüleri, devrimcileri, Atatürkçüleri, sosyal demokratları, demokratik solcuları, ulusalcıları, milliyetçileri önümüzdeki yerel seçimlerde ne yapacaklar? Ne yapmalılar?
Allah aşkına bir şey bilen, bir önerisi olan var mı?
Cemil İpekçi defile yapmazsa, Fazıl Say ülkeyi terk ederse, Bahçeli MHP'nin Bahçevanı herşeye rağmen partide kalmakta ısrarcı olan ülkücüleri de yaka-paça kovmaya başlarsa ve konuşmaya başlarsa, ülkenin hali nic'olur?!...
Seçimlerden hemen sonra; "Teşekkürler Türkiye. Yola devam" diye pankartlarla bir ilk yaparak hemen seçime hazır olduğunu söyleyen Recep Tayyip Erdoğan'dan başka seçime hazır kimse var mı?
Allah aşkına birileri, bir şey söylesin artık...
Canımızı incitenlerin canlarını incitebilmek için ne yapmalıyız?
Türk Milleti'ne; "Büyük Türk Milleti" diye seslenecek bir siyasi yürek çıkmayacak mı halâ?...
Bizim ülkeyi terk etmek gibi bir alternatifimizde yok!...
Tek çarem, tek sloganım;
"Vurun arslanlarım! Namus günüdür. İğne battığı yerden çıkar!..."
"TÜRK'ÜM. BU AD HER ÜNVANDAN ÜSTÜNDÜR."
TEVEKKELTÜ TEAL'ALLAH
Selam, sevgi, dua
Mustafa ASLAN

Hiç yorum yok: