Pazar, Haziran 08, 2008

NELER OLUYOR?...

Neler oluyor? Binbir senaryoyu hatırlayıp, binbir senaryoya, karşı senaryo hazırlayıp düşünmekten beynim zonkluyor!
Büyük Birlik Partisi Genel Başkanı, Sivas Milletvekili Muhsin Yazıcıoğlu bir trafik kazası daha geçirdi! Geçtiğimiz Cumartesi günü saat 13.05'te sitelere düşen düşen habere göre; sabah saat 09.00 sıralarında istanbul'dan Ankara'ya dönerken, Muhsin Yazıcıoğlu ve partisinin İstanbul İl Başkanı, Bolu Tüneli girişinde, bir kamyonun aniden önlerine direksiyon kırması üzerine, büyük bir kaza atlatmış!
Bu, Muhsin Yazıcıoğlu'nun son bir buçuk yıldaki aklımda kaldığı kadarıyla dördüncü geçirdiği kaza!
Öncelikle büyük geçmiş olsun! Muhsin Yazıcıoğlu'nu bizzat tanıyanlar; O'nun nasıl bir yüreğe, nasıl bir cesârete, hepsinden önemlisi nasıl bir imana sahip olduğunu bilirler. Teslimiyetin kul olarak keyfini yaşayan Yazıcıoğlu, imanından kaynaklı cesaretiyle düz orantılı olarak ta bağışlayıcı bir yürek...
Tanıdığım ve tanımakla müftehir olduğum yıllar boyu, Muhsin Yazıcıoğlu'nun kendisini yaşayabildiğini hiç hatırlamıyorum! MHP'li, MHP'ye kızgın-dargın, 12 Eylül Kıyameti'nden hasarlı çıkmış, hasarlı çıktığı için siyâsetle tamamen alâkasını kesmişler, MHP'nin yeni veya önceki yönetimine güya kızarak MHP'yi terk edip gezmedik parti bırakmayan ve sadece sıkıştıklarında ülkücülüklerini hatırlayanlar, evine haciz gelenler, işini kaybedenler, yakını cezaevine düşenler, çoluk-çocuğuna iş arayanlar, tayin isteyenler, terfi isteyenler, Ankara'ya başkalarının yanına gelip onlarla görüşemedikleri gibi yol parasız Ankara'da kalanlar, Muhsin Yazıcıoğlu'nun kendisini yaşama hakkını, yıllardır elinden almış durumdalar!
Hele hele Ülkücü Şehitlerimizden bazılarının, hatta epeycesinin ailelerine ayırdığı zaman aklıma gelince; günde 1,5-2 saatlik uyku ile yıllardır koşuşturmacası aklıma gelince O'nu niye ve ne kadar sevdiğimi biliyor ve sevmeyenlerin kesinlikle O'nu tanımadıklarına karar veriyorum!
Ön yargılı bakan, başkalarının tarifiyle Muhsin Yazıcıoğlu hakkında bölük-pörçük kanaat sahibi olanların, ağız birliği ile sordukları bir tek soru var: "Başbuğ'u, tam grup kuracakken niye terk etti?"
Başbuğ'un sağlığındayken bu soruya kaç kere cevap verdiğini zannederim ne kendisi, ne özel kalemi, ne de sekreteyası da bilemez! Sağlığında siyâseten Başbuğ'a, edep ölçüleri içinde muhalefet yapan bu Ülkücünün; ölümünden sonra sadece yeri geldiğinde rahmetle yad edip Fatiha göndermekten başka bir şey yapmadığını, en iyi bilen ve gözlemleyenlerdenim...
PKK'nın sözde başlarını; ".....inlerinde yakalar Diyerbakır'da yargılar, Habur'da asarım!" diye net kükreyen ikinci bir siyâset adamını hatırlamıyorum. "Ben Türk'üm! Türk Bayraksız, ezansız olmaaaaaz!" diye ciğerlerini ağzından çıkarırcasına nara atan ikinci bir siyâset adamını da hatırlamıyorum. "Varlığım Türk varlığına armağan olsun." diye kükrerkenki halini, bir başkasında görmek mümkün değil.
Günde bir kaç kere değişen gündemlere konu olan kurum ve kişinin adına önem vermeden düşündüğü doğrularını tevilsiz söyleyen tek siyâset adamı...
AB'ye, ABD'ye, Haçlı'ya yüreklice kafa tutan; bölücülere korkulu rüya haline gelmesine rağmen Doğu ve Güneydoğu'daki illerimize, özel tedbirler aldırmaya tenezzül etmeden giden başka siyâsi de yok!
Ve bu yiğit siyâset adamı, nerdeyse üç ayda bir trafik kazası geçiriyor!
Ne oluyor? Neler oluyor?
Siyâsi ve faili meçhul cinayetlerde Türkiye'nin trafik kazalarındaki ustalığını bütün dünyanın kabul ettiğini, bizler bilmiyor muyuz?
Gerekli yerlere, gerekli müracaatları yapacağına; gerekli yerlere, gerekli mesajını vereceğine çok emin olduğum; gerekli tedbirleri de önce Allah(c.c.)'a sığınarak alacağına yine emin olduğum Muhsin Yazıcıoğlu'na tekrar tekrar geçmiş olsun derken; O'nun, millet ve devlet adına çok sevenleri olduğunu ve bu sevenlerden birinin de ben olduğumu, O'na sadece dua etmekle yetinemeyeceğimi açıklamaktan da onur duyarım...
Ülküdaşım, Koca Reis; Sen millete, devlete olduğu kadar başsız ülkücülere çok lazımsın! Allah'ını seversen biraz daha kendine mukayyet ol...
TEVEKKELTÜ TEAL'ALLAH...
Selam, sevgi, dua...
Mustafa ASLAN

Hiç yorum yok: