Pazartesi, Eylül 03, 2012

NEYİ BEKLİYORSUNUZ?

"Keçi can derdinde, kasap yağlı arıyor!" öyle mi?
Ne alâka demeyin sakın! Söylemeden önce Türk Milleti'nin son söylenmesini aktarayım: "Mehmetçiğin, -sınırlarımız içinde baskın yiyerek- onar onar şehît olduğu günlerde ilm-i siyâset yapan bütün partileri Allah kahr'etsin!" diyor Türk Milleti!...
Bu söylentiden hareketle ben de sözümü söyleyeyim: Mehmetçik can vererek Vatan koruma derdindeyken, günlük siyâsi hesâp peşinde olan bütün partileri, Allah'a havâle ediyorum!
"Farklılıkların farkındalıkla" söylemine uyarcasına, Türk Milletini de yıllardır AKP ve bölücü Haçlı Müslümanlar'ın ağzıyla 36 etnik halktan biri sayarcasına, üstüne basa basa, "Türk Halkı" diyen, bütün siyâsileri de Türk Milliyetçilerinin, Türk Milleti'nin refleksi ve hafızâsı olan Ülkücülerin vicdânlarına havâle ediyorum!
Türk Milletinin on evine daha ateş düştü Efendiler!
Ateş düşen Türk Milleti evlerinden birinde, ailesini terörden korumak için Van'dan Antalya'ya göç etmiş Şehit Uzman Çavuş Kürt Erdoğan Sönmez'in Babaevinde; "PKK'yı sevindirmemek için ağlamayacağım." diye Türkçe bir onur şahlanıyor, görüyor musunuz?
Şehit Babası İlyas Sönmez'in; "Söyleyecek sözün var mı?" diye soran Generale; "Söyleyecek söz çok var. Çünkü oradaki şerefsizler gidip dağdaki PKK ile sarılmasını biliyorlar. Bir de gelip Türkiye Cumhuriyeti'nden maaş alıyorlar. Benim verdiğim vergiler onlara haram olsun!" sözleri ile de Türk Milleti'nin kesin kanaati söyleniyor, duyuyor musunuz?
Duymayanlara duyurmak lâzım!
Meselâ ben, zaten bir çare çıkmayacağına inandığım TBMM'deki 550 Milletvekilinden, BDP'lileri ayırarak diyorum ki:
Efendiler! Biliyoruz ki biz müntehîb, siz müntehâbsınız! Biliyoruz ki biz evimizde, siz Müntehâb'ün ileyh'tesiniz! Mâdem öyle o zaman görevinizi yapınız!
Yapmazsanız sadece BDP'lilere değil, hepinize helâl vergilerimizden aldığınız maaş, harâm olsun! Dokunulmazlık zırhınız, Allah'ın kahhâr adıyla kahr'eden bir yakıcı gömlek olup sizi yaksın, kavursun!
Mes'ele artık tâcizden, tahrîkten öteye geçti!
MHP Genel Bşk. Yrd. Oktay VURAL'ın geçtiğimiz günlerde dediği gibi; "Mehmetçiğin saçının teli için de toplanılır!" ifâdesinden de hareketle bir ân gecikmeden, Türkiye Büyük Millet Meclisi'ni Beytüşşebap Hükümet Konağı'nda toplayın!
PKK'nın KCK'laşmış şehir yapılanmalarının Meclis'i kirleten çuval ağızlarını da aranıza alın, ama tokalaşmayın!
Beytüşşebap'ta OHAL Kararı alın ve iki arada, bir derede bırakılan, zorla demokratlaştırılmış Türk Silahlı Kuvvetlerini, bu mikropları itlâfla görevlendirin!
Zorla demokratlaştırılmış, ABD'nin sivil temsilcisi AKP'nin vesâyeti altına alınmış, iki günde bir-kaç terfi ettirilmişlerle olmaz derseniz; 21. yy. Maltası Silivri'deki Engin Alan Paşa ve Alb. M. Levent GÖKTAŞ nâmlı Kahraman Millet Evlâtlarını görevlendirerek sürgünden, cepheye gönderin! Onlar; bataklığı da kurutup pislikleri itlâf ettikten sonra dinlenmek için kendileri Silivri'ye dönerler!
-Allah nasîb ederse- Haçlı, BOP Eş Başkanı Başbakan ve şürekâsı eliyle millet olarak başımıza bir çorap örülüp çuval geçirilmezse hepinizle sandıkta hesaplaşırız! Millete kulak vermeyenlerin kulağından, milletin nasıl tuttuğunu, o gün Allah'ın izniyle görürsünüz!
Seksen milyon nüfusla, dünyanın sayılı ekonomilerinden birine ve dünyanın en kuvvetli ordusuna sahip bir kaç devletten biri olan Türk Milleti ve Devleti'ni, bu kuduz itler karşısında âciz düşüremezsiniz!
Dünyaya mertçe savaşı öğreten bu Yüce Millet; sandıkta hepinizi tek tek falakaya yatırarak demokrasiyi de öğretecek haberiniz olsun! Hem de, her oy'da; "Ya Allah! Bismillâh!" la!...
Başımız sağ olsun! Millet sağ olsun! Devletimiz ilelebet pây-dâr olsun vesselâm!
Selâm, sevgi, duâ...
Mustafa ASLAN

Hiç yorum yok: