Pazar, Nisan 10, 2011

GÜÇ HASIMLA DÜZ ORANTILIDIR.

Yıllarca solcu ağızlarda gevelenen; halklar, hakların eşitliği, halklara özgürlük terânesini, "Aptal İvanlar"ımızdan gaspeden Milli Görüş'ün değişen-gelişenleri; "PKK-Kürt Açılımı" adıyla "Daha Fazla Demokratik Anarşi"yi seyrettiriyorlar!
"Dikte yasalar"la sağlanan PKK dokunulmazlığı'na kadar; ABD güdümlü NATO emirleriyle AKP ile güçbirliği yapan Generaller sâyesinde, Devletin ve Genelkurmay'ın mahremine girildi, kozmik odada fink atıldı! Olanları, demokrat sessizlikle seyreden NATO'cu Generaller, neden sonra; "... tutukluluk halinin devamını anlamakta güçlük çekilmektedir." diye tam da seçim arifesinde mağdurluk rolünde Nobel ödüllü AKP'ye, müthiş bir pas daha attı!
163 personelin neden tutuklu olduklarını anlayamıyorlarmış!
Neden olacak? "Hırsız içerden olunca öküz bacadan çıkar" gerçeğini, milletin anladığını da anlayamadıklarından!
Demokratlıkta AKP'yle, diplomatlıkta CHP'yle, ağlamakta Gülen'le yarışan; ABD- NATO ve AB'nin vesâyetine girişimizi seyredip anlayamayanlar, bunu anlayabilirler mi?
İç siyâsetimiz, hariciyemiz, ticâretimiz, ABD-NATO ve AB vesâyetinden kurtulmadan, yeniden istiklâl sağlanmadan millî kurumların AKP vesâyetine direnebilmesi mümkün mü?
"Kılcal damarlara sirâyet edinceye kadar" formülüyle sızılması en zor kuruma bile sirâyet ettiği görünen "F-Tipi" vesâyetten; PKK'lılara servis edilen "Seyyar mahkemeler"i, Yeni HSYK'yı, hukuku kurtarmadan adâlet mümkün mü?
Yıllarca fısıltıyla ve iftiralarla Ordu'nun dinsiz-laik vesâyetinden şikâyet eden 'Millî Görüşçü Mücâhit Akıncı İslâmcılar, Pensilvanya'dan ağlayan Diyalogcu Vaiz'in şahsında Okyanus Ötesi desteğini de almış görünüyorlar! Bu destekle de Haçlı ile berâber Libya'dalar!
Hayatını av köğeği misali tüfeklinin yanında durarak geçirmiş 'dolma kalemler'in yardımcı vatmanlığında, istenen durakta durdurulan "demokrasi tramvayı"nda koltuklar, rezervli!
Kombine biletli 'dolma kalemler'den Nazlı Ilıcak'ın, eski eşlerinden Emin Şirin'in -ısrarla unutturulan- bir basın açıklamasını hatırlatacağım.
1999'un son aylarında Pensilvanya'ya bir seyahat düzenlenir. Kafilede Abdullah Gül de var. Pensilvanya'da Gül, Gülen'le tek ve özel görüşür! Şirinler'in görüşmesinde Şirin-Ilıcak Nazlı, Gülen Vaiz'e; "Hocam! Bu askerlerin sivillere vesâyeti ne zaman bitecek?" diye sorar. Gülen; "Vallahi! Hilmi Özkök Genelkurmay başkanı olursa o zaman rahat ederiz." der! Şirin-Ilıcak Nazlı; "Siz nereden biliyorsunuz? Nasıl bu kadar eminsiniz?" diye hayretle sorunca, Ilımlı İslam-Haçlı Müslüman-Diyalogcu Vaiz'in; "Biz, Özkök'ün albay olmasına bile şaşırmıştık!" cevâbı, tarihe düşer!... Düşmesine düşer de soran-sorgulayandan vazgeçtim hatırlayana, hatırlatana aşk olsun!
Düşünürsek; Hilmi Özkök ve sonrasında, BOP Eş Başkanı ve AKP'sinin her sıkıştığında, NATO Generalleri'nin sert açıklamalarla nasıl imdâda yetiştiğini görürüz! Karargâhın her siyâsi açıklamasıyla Atatürk ve kazanımlarının nasıl merhâmetsizce tahrîp edildiğini hatırlarız!...
368 vekille Meclise giren AKP'nin; siyasî malzemesi olan başörtüsü, Kuran kursları, cemaatler ve laiklik ile "Anayasa engel!" diye nasıl dalga geçtiğini hatırlarız!
Ve açıkça alıştıra-hazmettire, YÖK'ten -türbana değil- kendilerine esas duruş alınarak gelinen durum ortada! Pensilvanyalı-Haçlı- Diyalogcu, "Tevhid'de birliğimiz var Muhammedün Resûlullah denmese de olur"cu Vaiz'e, partilerarası bîat yarışı var!...
Meclis'te bile vesâyeti hissedilen, ağlarken Gülen Vaiz'i, millî tavırla sorgulayan tek oluşum MHP ve Genel Başkanı Devlet Bahçeli...
Sahnede görülen ise sanki seçim; iktidar ve muhalefet arasında değil, MHP ile Pensilvanyalı Vaiz bîatçıları arasında! Kolay gelsin!
Güç, hasımla düz orantılıdır dersem kime iltifat olur?
KAVGADA GÜÇLÜ VURAN DEĞİL, GÜÇLÜ DARBEYE DAYANAN KAZANIR!
Selâm, sevgi, dua...
Mustafa ASLAN

Hiç yorum yok: