Perşembe, Kasım 25, 2010

FİRÂR!...

Kırılmayın, darılmayın, küsmeyin aklım yüreğim
Bu çileye hayat ile berâberce var mısınız?
Devr-i âlem, çark-ı felek rakibinizdir bildiğim
Rabbim bile sığıyorken, çilelere dar mısınız?

Yolcuyu siz yola vurur, hasreti de çekersiniz
Nefs atına dizgin vurur, derde sevdâ ekersiniz
Gepgeniş sîne dar gelir çıldırır tepinirsiniz
Dertler ateşte yanarken pervâneye kâr mısınız?

Cefâ ile benzenmiş bir ömür dileyip Çalap'tan
Çile ile pâklanmayı beklersiniz kirli kaptan
Kaç kere teyemmüm edip susuz yerlerde turaptan
Gizlide gözyaşınızla harâmı yıkar mısınız?

Kardeş Yusuf'u kuyuya, atar çünkü insandır o
Hem eşref-i mahlûkattır hem nankördür, noksandır o
Firâvun'dur, hem Nemrût'tur, bazen yerle yeksândır o
"Sıla-y-ı rahm" buyruğuna aynadan bakar mısınız?...

Ata insan, ana insan; kardaş insan, düşman insan
Helâl ucuz, harâm paha, harâmdan olmuyor ihsân
İyi insan, kötü insan; deli insan, velî insan
Bu kadar insan içinden, insanca çıkar mısınız?

Sakın küsüp darılmayın, düz yollarda yorulmayın
Fırtınalar olup esin, deprem olun durulmayın
Seferberliğe fırlayın, arkanızdan vurulmayın
İhânet yakından olur, aynadan çıkar mısınız?

Fıtratınıza Türk denmiş, aklınıza dîn eklenmiş
Deliye sorgu suâl yok, velîye îman yüklenmiş
Nefsin oynaşı Şeytan'a, aklın îmanı diklenmiş
Ölüm öldüren yiğide, şehîde bakar mısınız?

Yine darda firârdayım, benden sormadan bulunmam!
Kızamam çünkü küserler, küsenlerdense alınmam
Bana verdiğim bu cezâm bitene kadar da durmam
Firâri demeden önce yoluma çıkar mısınız?

Duamın adresi belli, ibâdetimse saklıdır
Şeytana uyan nefis te savunmasında haklıdır
Huzûr yolunun dikeni, bülbülüne meraklıdır
Yolun Sahibi'ne uyup mecrâda akar mısınız?

25 Kasım 2010/ İzmir
Mustafa ASLAN

Hiç yorum yok: