Cuma, Mayıs 25, 2012

"ÜÇ BUÇUK" VEYA "YUSUF YUSUF"!...

"Üç buçuk atmak" Deyimler Sözlüğü'nde; korkup durmak diye açıklanmış. TDK Türkçe Sözlük'te ise; "yarım yamalak, üstünkörü"...
Birkaç gün önce, bir belgesel izlediydim. Buldukları leşi paylaşamayan leşyiyiciler arasındaki bir çekişmeydi. Taraflardan biri Kokarca denilen o çok güzel görünümlü küçük yaratıktı. Rakîpleri, kokarcadan iriydi. Birkaç itişip kakışmadan sonra kokarca, arkasını dönerek ardından bir şey püskürttü! Kokarcanın ardından püskürttüğü şeye/gaza/ifrâzata hedef olan diğer leşyiyici; sanki biber gazına muhatap, İleri Demokrasi'nin sağladığı huzûr(!)dan nasîpli insanların haline büründü! Gözü sulandı, canı yandı, ne yapacağını şaşırdı! O güzel görünümlü, pis ifrâzatlı ufacık kokarca, leşin başına kurulup ağız tadıyla karnını doyurdu!...
Ardı; "Josef josef" diyenlerle "üç buçuk atan"ların ifrâzatlarını artırdı sanki İleri Demokrasi!...
"Demokrasi, gereken durakta inilecek tramvaydır." uygulamalı tarifin sahîbi İleri Demokrat sâyesinde; "Söz ola kestire başı" dizesinin günümüze göre tefsîri, Güneydoğu Anadolu'daki feodal yapının; "Ağanın b..u üstüne b.k olmaz, heyvaaan!" uygulamasıyla örtüştü!
İleri Demokrat uygulamalar sâyesinde ya Midas'ın kulakları uzadı, ya da Kral'ın çıplaklığı artık apaçık!
Çünkü; "O bakanları kulaklarından tutar kapının önüne koyarım!" erkinin ve hükmünün sahîbi kudretli İleri Demokrat Kral yutdışındayken Midas'la Pinokyo takıştılar! Yurtdışından dönen İleri Demokrat Kral ise ayağının tozuyla; "Artık AKP Grubundan farklı sesler çıkamayacak!" İleri Demokrat hükmünü verdi!
Demokrat olamayan millete ve bize de "Jozef jozef" veya "üç buçuk" ifrâzatlarından sakınmak kaldı! İleri Demokrasi sâyesinde artık kontrolden çıkan "üç buçuk" ifrâzatların kokusundan burun düşüyor!
Yanılıyor olabilirim ama galiba "üç buçuk" ifrâzatını salgılayan, ânlık bir rahatlık yaşıyor! Ama o ifrâzâta muhatap olanın ise biber gazı denk gelmiş kişi gibi canı yanıyor, gözü sulanıyor, aklı gidiyor!...
Ardının huyunu bilerek etin suyunu içenlerin, "üç buçuk"ları yüzünden sokaklar cumhûra yasak!
Ekonomi "üç buçuk" atıyor; muhatâbı sermâyedarlar "Jozef jozef!" diye ko/r/kuyorlar!
Güvenlik Güçleri "üç buçuk" atıyor; muhatâbı asâyiş ve huzûr "Jozef jozef" diye ko/r/kuyor!
Anayasa Komisyonu "üç buçuk" atıyor; "masadan kalkan taraf" olmayacaklarını açıklayan demokratlar "Jozef jozef" diye ko/r/kuyor!
Hürriyet aşkıyla "askerî vesâyet" esâretinden kurtulup BOP Eş Başkanlığı vesâyetine giren İleri Demokrat Yargı "üç buçuk" atıyor; muhatâbı Demokrat Barolar "Jozef jozef" diye ko/r/kuyor!
Millî (olmayan) Eğitim Bakanı "üç buçuk" atıyor, muhatâbı öğretmenler, öğrenciler, velîler "Jozef jozef" diye ko/r/kuyor!
Dokunulmaz Demokrat BDP'liler Meclis'te "üç buçuk" atıyor, muhatâbı KCK'lılar ve Kandil'de fener'siz kalan demokrat teröristler ve ahâli "Jozef jozef" diye ko/r/kuyor!
İleri Demokrat BOP Eş Başkanı "üç buçuk" atıyor; üçüncü kere seçilmiş ve bir daha sandığa giremeyecek olan seksene yakın kokarca güzellikli dokunulmaz demokrat "Jozef jozef" diye ko/r/kuyor!
Köşk "üç buçuk" atıyor, Konut "üç buçuk" atıyor; fillerin tepişmesinde çimenin "Jozef jozef" diye ko/r/kusunu izliyoruz biz de!
Huzûr ve istikrârın İleri Demokrasi sâyesinde ge/ti/rildiği ortamda, gaz maskesiz sokağa çıkmak yürek işi! Allah belânızı versin vesselâm...
Selâm, sevgi, dua...
Mustafa ASLAN

Hiç yorum yok: