Perşembe, Ocak 20, 2011

İTHAL YEMEĞE MİLLÎ SOS, ZEYBEK!...

Böyle yazmayı sevmiyorum ama tam bir sene on gün önce, 10 Ocak 2010'da Namık Kemâl Zeybek'in Birleşik Demokrat Parti'ye katılımından; "İthâl Yemeğe Millî Sos" diye bahsetmiştim...
O tarihlerde yaptığım bir seyahatten ve Kars'tan izmir'e kadar kanaat önderlerinin; Kültür Eski Bakanı Namık Kemal Zeybek'in, Konya'da "Demokrat Parti'nin Genel Başkanı edilmek üzere" katılımını konuştuklarını aktarmıştım.
Dün Ege'nin ve İzmir'in kalburüstü kanaat önderlerinin arasındaydım. Saatlerce Demokrat Parti ve Zeybek konuşuldu. Grupta her görüşten, her partiden insan vardı ve hepsinin siyâseten endişeleri AKP ve R.T.Erdoğan temelliydi!
N. K. Zeybek'in Demirel tarafından dâvet edilmesi, katılımının özellikle Konya'da yapılması, Konya'dan Zeybek'in estirdiği rüzgârının taaa Erzurum'dan-Kars'tan anında hissedilmesi ve tam bir sene adından hiç bahsettirmeden Genel Başkan seçilmesinin ve planın sağlamlığı konuşuluyordu!
Aynı grubun, kongrede kırk delege ile N. Kemal Zeybek'e destek verdiklerini de biliyorum. Bir yıl önce Konya'daki katılımın estirdiği rüzgâr şimdi çok daha belirgin!...
N. Kemâl Zeybek'in; 12 Eylül öncesi MHP'liliği, sonra ANAP'lılığı, sonra DYP'liliği, Bakanlıkları, Cumhurbaşkanlığı Baş Danışmanlığı, Büyük Elçiliği ve icraatları, vefâsı-vefâsızlığı, Türkiye'deki ve Türk dünyasındaki yeri, cemaatlere mesâfesi, Hace Ahmet Yesevî öğretileri ışığında dillendirdiği Türk Milliyetçiliği ve müktesebâtı bizzat tanıyanlar tarafından hiç bir teferruat atlanmadan irdelendi.
Son ve ortak kanaat: N.Kemal Zeybek'in ciddî bir teorisyen, dirençli bir siyâset maratoncusu olduğu ve üzerine ölü toprağı serpilmiş sağ seçmene bir ümit, yeni bir merkez-sağ rüzgârı olabileceği şeklinde...
Amaaa!...
Zeybek'in; sıyra kılıç saldırmaları muhtemel Türkeş döneminden arkadaşı MHP'lilere, yurt içi-yurt dışı cemaatlere, kısa süreli de olsa birlikte olduğu rahmetli Muhsin Yazıcıoğlu'na sevdâlı ve Zeybek temelli hayâlleri olan BBP'lilere (Bu konuda net bilgilerim var. M.A.) ve Alperenlere, Çillerci-Ağarcı DYP'lilere, Yılmazcı ANAP'lılara ve siyâset amigoları, yandaş "Dolma Kalemler"e sorulmadan ve herkesten önce bir şeyler söylemesi gereği de konuşuluyordu.
Müktesebâtı, devlet ve siyâset deneyimleriyle N. K. Zeybek'in artık "Ekip başı" olması ve Genel Başkan Zeybek'in Demirel desteği ile bu yeli, bir rüzgâra döndüreceğine inanılıyor...
"Demirel, tecrübesinin hakkını vererek dağıltılmış kıymetli boncukları toplayıp bir ipe dizmiş ve bu boncukların tesbîh târifini alabilmesi için imâmeyi saklamışmış! Şimdi imâme de tamam ve mahirâne dizilmiş boncuklar, tesbîhleşti!" diyorlar. Tesbîhi, kimin, nerede çekeceği; çekenin sabır dileyip "lâhavle" mi, yoksa zikir mi terennüm edeceği ise ciddî bir merak!
"AB'nin yolu Diyarbakır'dan geçer." diyen Mesut Yılmaz, dağdakileri düz ovada siyâsete çağıran Mehmet Ağar ve benzerleri taşınması zor, ağır yüklerdi ve onlardan kurtulduğu için ZEYBEK'in rahatlamış olacağı söyleniyor!
Siyâsette yüzelli gün çok kısa, bir gün ise çok uzun zaman! Milletle berâber izleyeceğiz! Yeniden "Yeter! Söz Milletin!" deyip "halklar, halklara özgürlük, halkların eşitliği" gibi millet bütünlüğünü sabote eden, entel söylemlere kafa tutarak millet ile ümmet arasındaki farkı, inandırıcı örneklerle anlatacağına da inanılıyor! ...
Bana göre ise N. Kemâl Zeybek; ABD'de pişirilmiş, AB'nin ön-soğuklarıyla sunulan alternatifsiz bir yemeğe, "MİLLÎ SOS" gibi!... Bu Millî Sos'a da ihtiyâç vardı!
"TÜRK'E BAŞ OLAMAZ TÜRK'ÜM DEMEYEN."
Selâm, sevgi, dua...
Mustafa ASLAN

Hiç yorum yok: