Cumartesi, Ocak 22, 2011

YENİLEYEN ESKİLER, ESKİYEN YENİLER!

Günlerdir sükûtumuz, Allah(c.c.) biliyor ki ikrârdan değil!
Seçimlere 140 gün kaldı! BOP Eş Başkanı, AKP Genel Başkanı, 60. Hükümetin Başbakanı, açılımcı-saçılımcı, alt-üst kimlikçi, demokrasiyi araç kullandığını saklamayacak kadar açık demokrat maskeli Recep Tayyip Erdoğan'dan başka gezi yapan yok!
Millet aç! Millet işsiz! Millet moralsiz! Asayiş yok! Huzûr yok! Can ve mal güvenliği sıfır!
"Meşenin dalları nerenize battı?" diyecek, "Has..tirin!" çekecek kadar pervâsız demokrat bölücüler yetmemiş olacak ki dokunulmazlık zırhlı, Meclis'te yaptığı yemînine ihânet eden bölücü vekiller; "Eğer biz kendi ülkemizde, kendi ilimizde .... rahat dolaşamıyorsak, burada dolaşmayı Vali'ye de yasaklarız, savcıya da yasaklarız, Başbakan'a da yasaklarız!" tehdîdi yapıyorlar!
Bölgede "PKK Sıkıyönetimi" artık saklanılmıyor bile!
Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin kurucusu Atatürk'le alâkası kalmamış olmasına rağmen Atatürk'ün Partisi ünvanıyla Millî Muhalefet yapması gerekirken yapmayan Y-CHP; "Açılım" adlı dikte-bölücü dayatmayı AK'den daha iyi yapacağını hatta 1989'dan beri bu konuyu raporlaştırdığını söylüyor! Bölücü başının avukatını kaptan köşküne oturtuyor! İmralı'daki bebek katili câniyi de unutmayan bir genel aftan bahsediyor! "AB'nin yolu Diyarbakır'dan geçer!" diyecek kadar AB lejyoneri Mesut Yılmaz'ı DP'den istifa edince CHP'ye dâvete hazırlanıyorlar! Sahte çürük raporuyla kaçtığı tesbît edilerek askere alınmış bir eski bakanı, paylaşamıyorlar!
Siyâsetin eskileri, partiler arası transferlerle hem kendilerini, hem de gittikleri yeri yenilerlerken Ülkücü Hareketi terk ederek ömründe "Türk'üm." dememiş, "Küreselcilerle milliyetçiler mücâdelesi"sürecinde Türlüğe karşı savaş açmış, Irak'taki müslüman katliamı ve tecâvüzlerini yapan Haçlı ABD Askerlerine dua etmiş birinin yanına gidenlerin ne ülkücülükleri bitiyor, ne de eskimeyen eskilikleri!
AKP yedi yılda girdiği bütün seçimleri kazanmanın rahatlığı ile pervasız hareketleriyle seçim kaybetmek için ne lazımsa yapıyor ama muhalefet kaybetmesine izin vermiyor!
AKP gibi toplumun her kesimiyle kavgalı bir parti ve hükümet varken, muhalefetin ona karşı yapılması gerekirken Demokrat Parti ile, N. Kemal Zeybek ile; BBP ile veya diğer partilerle kimin ne işi olur?!...
MHP'yi terk etmiş, geçmişini inkâr etmiş, bu yüzden veya tabana meçhûl nedenlerden MHP'nin kabul etmediği kişiler, DP'ye gitse kime ne zararı var? MHP'nin kabul etmediği kişilerin, vaz geçemedikleri "eski" sıfatlarıyla BBP'ye gitmesinin MHP'ye ne zararı olur? MHP'ye kabûl edilmeyenlerden MHP'ye ne? Ne zamana kadar karanlıkta kaybedilen yitik, ışıkta aranacak? Defalarca yazdık, sözlük anlamıyla; " ülkü: ideal, mefkûre; ülkücü: idealist demektir" ama 1959 yılında Fakir Baykurt'un yaptığı ülkücü tanımıyla, günümüz ülkücülüğü aynı şey değildir! 1970'li yılların ortalarından beri; ülkücü=MHP veya MHP= Ülkücüdür. MHP'de olmayan veya MHP'li olmayan birinin "Ülkücüyüm" demesi inandırıcı olmaz ve abesle iştigâldir!
Bunun aksi olarak ta hiç kimse, kimsenin milliyetçiliğini, vatanperverliğini MHP'de değil diye sorgulamamalıdır! Bu da ahlâki değildir, vicdâni de değildir!
Yine defalarca söyledik; her vatansever milliyetçi olmayabilir ama her ülkücü hem vatansever, hem milliyetsever, hem de mütedeyyin dindardır!
Diğer partilerin eskilerini alarak yenileşti/rdi/ğini zannedenler, gönüllü "eski"leşenlerle fazla meşgûl olmamalılar! Bu sadece zaman ve mesai isrâfıdır!
Doğrudur eskiye rağbet olmaz ama eskinin de eskisi antikalara paha biçilemediği de akıldan çıkarılmamalı vesselâm...
TÜRK TÜRK'Ü KORUMAZSA TANRI TÜRK'Ü KORUMAZ.
Selâm, sevgi, dua...
Mustafa ASLAN

Hiç yorum yok: