Cumartesi, Haziran 11, 2011

IS'SIZ KALSAK TA SİZİ UTANDIRMAYACAĞIZ...

Evlâd-ı Fatihân'dan, Türk kadını Meral Akşener Hanfendi'nin şahsında bütün Türk Anaları'na ithâfen...
Anam; sana geldim! Size döndüm! Cennetin anahtarlarını ayaklarınızın altından izninizle alarak günahlarımızdan kaçmaya, size sığınmaya geldik!
Hatice'm, Hatçe'm, Xaçco'm; Fatma'm, Fâtime'm, Fadîme'm, Fato'm, Fatdo'm; Meleğim, Melîke'm, Melo'm, Meloş'um;
Anam, Karım, Kardaşım, bacım, evdeşim, eşim; Muhteşem Türk'ü muhteşemleştiren, Muhteşem Türk kadını;
Sana, size, sizin şahsınızda; Türk Milleti'nin seven yerine, sevgiyi üreten yerine, sevgiyi yaşayan-yaşatan yerine; Annem'e, Vatan Anam'a, Millet Anam'a, Devlet Anam'a sesleneceğim!
Sözlerime; "Analar ağlamasın!" demogojisiyle anamızı, sizi ağlatan kuduz yaratıkları doğuranlarla aynı kategoriye koymaya çalışan 'anaları bellisizler'i tel'in ederek başlayacağım!
Babası bellisizlere ne denir biliyoruz! Tavuk altında çıkan hindi misâli, başka yuvalara yumurta bırakan guguk kuşu misali; anasızlar, ana kıymetini-kutsiyetini bilmeyen, onun-bunun çocuklarına, babası bellisizliklerinin üzerine anası bellisizliklerini de ekleyip nesepsizler, soysuzlar, insanın gugukları diye seslenerek sesleneceğim!
Biliriz ana muhabbetli olur. Biliriz; Allah'ın merhâmeti bile; "Bebeğine titreyen ananınkinden daha fazla" diye tarif edilir. "Ana gibi yâr olmaz." denir. Bilir, inanırız.
Anam, annem, eşim, evdeşim, hayat arkadaşım, sırdaşım Türk kadını; sözüm sana, sözüm size!
Bizi doğurup "Bebeğim" dediniz. Görüp gözetip, besleyip süsleyip, sarıp sarmalayıp, büyütüp millete katdınız. Milletin bize; "Be Beğim." demesi için ne lâzımsa yaptınız.
Sizin "bebeğim"liğinize, milletin "Be Beğim"liğine layık olamazsak en fazla siz üzülür, en fazla siz içinize ağlarsınız! "Bebeğim" dediğiniz evlâdınızdan asla şikâyetlenmezsiniz! Analığınız, yavrunuzdan şikâyetlenmenize manidir!
Oğlunuz, yavrunuz, kızınız, bebeğiniz; millet yolunda, vatan uğrunda, bayrak için, "Evimizin Evi" vatanın bölünmezliği için bedel olarak can verdiğinde de canınız acır, canınızdan can kopar ve ağlarsınız ama bu ağlamanız aşikâr olur! İçinize ağlamazsınız! Şühedâya karışan evlâdınızla iftihâr ederek, ondan ahrette şefaat göreceğinizi bilerek sadece özlediğiniz için ve seslice haykırarak hem ağlar, hem de "Vatan sağ olsun." diye Türkçe nârâ atarsınız!
Sizin doğduklarınızdan hain çıktığında gözyaşlarınız içinize akar! Sessizce ve inlemeden acı çekersiniz!
Bizi biz eden; çocukları aile, aileleri sülâle, sülâleleri kabîle, kabîleleri aşîret, aşîretleri halk, halkları millet eden katalizör sizsiniz! Size benzetmekten haz aldığımız için Millet Ana, Devlet Ana, Vatan Ana deriz biz!
Size benzesin, sizin gibi, ana gibi sâdık olsun diye Rumeli'ye Anadolu dedik biz!
Anadolu da, Türkiye de, Türkeli de, vatan da, bayrak ta, hürriyet te; siz analığınıza devam edesiniz, namus sıfatıyla ayrıca terfi ettirilerek baş tacı ettiğimiz siz, hür olun diye öldük, ölüyoruz, öleceğiz!
Biz ölümü öldürerek ölümsüzleşirken siz ağlayacaksınız!
Toprağın vatanlaşmasının, devletin ilelebet devamının, bağımsızlığın, candan başka bedeli yok! Biz gönüllü bedelleşeceğiz, siz gönüllü ağlayacaksınız, sizin her damla gözyaşınızla Vatan Ana toprağı sulanacak ve yeni millet evlâtları fışkıracak gzzyaşınızla yumuşattığınız çorak topraklardan!
Ana, Anne, Nâmus, Bacı, Eş-evdeş; siz sadece size benzersiniz! Siz vatana, devlete sıfat olabilecek muhteşemliktesiniz! Sizden aldığımız cesâretle canımızı mukaddeslerimize bedel ederiz biz! Sizden aldığımız yürekle ölümü öldürebilmek için üstüne atılırız gülerek!
"Analar ağlamasın!"mış!
Anamız ağlıyorsa, anamız ağlatılıyorsa; sağ kalan ana evlâtlarına düşen, hem analarımızı ağlatanların analarını ağlatmak, hem de insanın guguklarını eli titremeden itlâf etmektir veselam...
ANASIZ KALSAK TA, IS'SIZ KALSAK TA SİZİ UTANDIRMAYACAĞIZ, SÖZ!...
Selâm, sevgi, dua...
Mustafa ASLAN

Hiç yorum yok: