Cumartesi, Mart 22, 2008

HÂRİS DOLMA KALEMLER !...

"Ergenekon Operasyonu kapsamında Cumhuriyet başyazarı İlhan Selçuk'un da gözaltına alınması, dikkatleri hayli sıkı fıkı olduğu Ahmet Necdet Sezer'e çevirdi. Aralarından su sızmayan Sezer-Selçuk ikilisinin Köşk'te neler konuştukları hep merak konusu oldu. STK temsilcileri ve hukukçular " ucu kime dokunursa dokunsun operasyonda sonuna kadar gidilmeli" görüşünde."(Vakit Gazetesi)

Ya Rabbi! Aklıma mukayyet ol!
Ülkücü-Devrimci olarak, sünnî-alevî olarak, Türk-Kürt olarak kutuplaştırarak birbirine kırdırılmak istenen millet, hiç bu kadar sert kutuplaştırılmamıştı!... Mücadele ederek geçirdiğim hayatımın hiçbir devresinde Devrimcilerden böylesine ürkmemiştim! Hatta şimdi nasıl özlediğimi bir anlatabilsem!...
Yoksa Deniz Baykal'ın tesbit ettiği gibi, AKP kendi derin devletini mi kuruyor?
Mevcût Cumhurbaşkanı, Başsavcı'nın kapatma iddiasında bulunuyor diye bir önceki Cumhurbaşkanı'na böyle saldırılabilinir mi aksi halde? Veya böyle saldıranlara, bu kadar müsamaha gösterilir mi?
Ya Rabbi! Millete sabır ve akıl ver!...
Hâlâ bu siyâset gerkoromencilerine milletin, "mazlûm" muamelesi yapacağı düşünülüyorsa, bu necîp milletin bu kadar aptal göründüğünü bir Aziz nesin, bir de bu AKP'liler mi görüyorlar!...
Fikirlerine oldum olası karşıydım İlhan Selçuk'un. Ahmet Necdet Sezer'in cumhurbaşkanlığından da hiç memnun olmamıştım. Ama "Gelen gideni aratır!" tarihi gerçeğine mecbûruz bu günlerde!
Ahmet Necdet Sezer'e, fikri yapısından dolayı, hazmedememiş gibi dururdum. Mevcût Cumhurbaşkanı'nın; hem siyâsi geçmişinden, hem fikri yapısından, hem geçmişte laiklikle ilgili düşüncelerini basından okuduğumdan, hem de günümüzdeki sert kutuplaşma ve kamplaşmalara sadece seyircilik yapmakla kalmayıp sanki destek veriyor gibi sessiz kalmasından dolayı hazımsızım!
Vakit Gazetesi ve o düşünce sahiplerinin mantıklarını da anlayabilmem mümkün değil! Korktum bu mantıksızlıktan!
Yanlış anlaşılmasın!... Korkum öyle tahmin ettikleri gibi bir korku değil! Yatmaya da eyvallah! Hem de taaa yatıncaya kadar yazmaya da!
Susarsam namertim. "Dönersem kahpeyim millet yolunda azîmetten." Dedikten sonra anlayamadığım ve korktuğum mantığa döneyim bir daha. İlhan Selçuk, 80 yaşın üstünde bir solcu ve yazar olarak, solculuğu bilinen Cumhurbaşkanı ile samimi görüşüyordu diye, çete mensûbu sayılmalı ve gözaltına alınmalı öyle mi?!...
Kardeşiiiiim! "Keser döner sap döner, bir gün de hesap döner." bilmez misiniz? Yarın bu devrân sona erdiğinde, mevcût Cumhurbaşkanı ile samimi görüşen gazetecileri de yeni iktidar mı çetecilikle ithâm ederek sorgulasın ve bu gazetecilerle samimi diye cumhurbaşkanı da çeteye mi dahil edilsin!
Allahınızı severseniz varsa mantığınızı, iz'ânınızı, vicdânınızı faaliyete geçirin artık...
Rüzgâr ekenin fırtına biçmesinden doğal ne var!
Ve vallahi yaptığınız ne taraftarlık, ne yağcılık, ne de yağdanlık! Yaptığınızla, savunduğunuzu göstermeğe çalıştığınız kişileri, millet nazarında çok garip hallere sokuyorsunuz!...
Hukuk, herkese lâzım Beğler!
Mülkün temeli, adâlettir adâleeeet!
"Adâletle merhâmet bir arada olamaz." öğretisini de zannederim hepiniz biliyorsunuz. Zulümle de âbat olunamayacağını da... Şimdi gerçekten taraftarsanız, savunduklarınızın hayrına olan bu akıllı, sağduyulu uyarıları yapın. Ve hemen, hem de zamanı daha fazla geçirmeden!...
Kutuplaşmış, kamplaşmış, birbirini düşman gibi gören milletin çatışmasından siz de, biz de, millet te, devlet te zarar görür!...
Vallahi Türkiye'den başka Türkiye yok ve Haçlı'dan asla müslümâna dost olmaz. Aklınızı başınıza toplayın!
Kaçanın da, kovalayanın da "Allah" dediğini görmeyecek kadar mı hırs bürüdü gözlerinizi? Bu kadar mı nefsinize yeniksiniz?
Sizi hâris "Dolma Kalemler" siziiiii !...
"TÜRK'ÜM. BU AD HER ÜNVANDAN ÜSTÜNDÜR."
Selâm, sevgi, dua
Mustafa ASLAN

Hiç yorum yok: