Cuma, Temmuz 11, 2008

OKUNMASA DA OLUR!...

Evet okunmasa da olur!Kendimi, kendime şikâyetim çünkü!...
Tekiz, bir taneyiz ve de galiba ilkiz!
Acayiplikte, orijinallikte emsâlsiziz!
Legalle illegali, meşrû ile gayr-ı meşrûyu, bizim kadar içiçe barındırabilen; meşrûlarını gayr-ı meşrûlarına mağlup ettiren, bizim sistemimizden başka sistem yok!
Hatırlatayım, hatırlayalım ve ya övünelim, ya dövünelim!
Banka meşrû, tefeci gayr-ı meşrû. ikisi de aynı işi yapar! Tefeci bankadan fazla faiz verir. Tefeci, bankadan kolay borç verir. Banka süründürür, tefeci öldürür. İkisinin yaptığı da dinen haram!
Genel ev meşrû, randevu evi gayr-ı meşrû. İkisi de aynı işi yapar. Genel ev serbest olduğu için çok pis ama doktor raporuyla hijyen; randevu evi yasak olduğu için çiçekler gibi süslü ama, mikrop yuvası! Genel ev hiç bir şey yapmaz; randevu evi hem süründürür hem de rezil ederek öldürür! Genel ev patroniçesi, uzun yıllar vergi rekortmenliğini kimseye kaptırmaz, devletten madalyalar alır; randevu evi patroniçesi, kıvrak zekâsı ile aylarca hatta yıllarca en popüler haber kaynağı olarak popüleritesini korur. İkisinin yaptığı da dinen haram!
Milli Piyango İdaresi, Türkiye Jokey Kulübü meşrû, kumarhane gayr-ı meşrû. İkisi de aynı işi yapar, Kumar oynatır. İkisi de kazandırır veya batırır. Birisi devlete, diğeri kumarhaneciye kazandırır. İkisi de gözler önünde ocaklar söndürür. Hayalleri bitirir. Biri devletin kurumlarını besler meşru yoldan, diğeri devletin memurlarına çıktı(rüşvet) verir gayr-ı meşrû yollardan! İkisinin yaptığına da dinin izni yok. Haram!
TMSF meşrû, mafya gayr-ı meşrû. İkisi de aynı işi yapar! İkisi de iş yerlerine, taşınmazlara el koyar. Biri hükümet adına, diğeri çetesi adına. İkisi de öldürür. Öldürmezse süründürür. İkisi de son yılların popüler ekonomik reçetesi yabancı sermayenin gelmesini engeller, yerli sermayenin yurt dışına kaçırılmasına sebep olur. Meşru olanının da, gayr-ı meşrû olanının da yaptığı yanlış ve zararlı!
Diyanet İşleri Başkanlığı meşrû, tekke ve zaviyeler gayr-ı meşrû. İkisi de aynı işi yapar! İkisinin de işi din. Biri devlet adına dini kontrol etmeye görevli, diğeri din adına devleti yönetmeye talip! Meşrû olan zorda, darda yasalar yüzünden; gayr-ı meşrû olan hükümet kademelerini paylaşarak sahiplenmiş bile! Meşrûnun yaptığı eksik ve de vicdânen yanlış, diğerinin gayr-ı meşrû olanın yaptığı; dinen de yanlış, vicdânen de ama -maalesef- başarılı!...
Teşkilatlar, dernekler, sivil toplum örgütleri meşrû; illegal örgütler, çeteler gayr-ı meşrû. İkisi de aynı işi yapar. Toplumu yönlendirmekle meşguldürler! İkisi de korkutarak yapar işini! Biri hukukla, devletle korkuturken diğeri silahla, anarşiyle yapar işini! Meşrû olanlar; meydanlarda coplanır, yerlerde soğuk sularla sürüklenir; gayr-ı meşru olanlar devletle çatıştıkça, millet evlatlarını görevleri başında şehit ettikçe istediklerini biraz daha kabul ettirir! Yani hak, haklının değil zorbanın olur ve ikisinin yaptığı da vicdanen yanlış, dinen haram!...
Devlet meşrû, bölücü örgüt gayr-ı meşrû. İki de silahlı! İkisinin de işi savaşmak birbiriyle. İkisinin de müttefiki aynı! ABD ve AB ikisine de müttefik! Tavşana kaç derken tazıya tut diyen aynı! İki gücün de silahını, mühimmatını temin eden müttefik aynı!...
Görevdeki de meşrû, emeklisi de! İkisi de aynı işi yapar! Devleti milleti sevmek ve korumak-kollamakla görevli sayarlar kendilerini. Görevdeki paşaları koruyan yasalar var bu koruma-kollama görevlerinden dolayı, ama emekli paşaların koruma-kollama duyguları yasak!
Yıllarca; "Emekli olduktan sonra vatan kurtarmaya soyunanlardan kurtulmadıkça kurtulamayız!" diye feryat ettiğimizde bizi duymazlardı bu günün emeklileri, dünün görev ve sorumluluk sahipleri!...
Mesele asıl tekliğimizde, asıl ilkliğimizde:
Bir yıldır; iki meşrû duygu, iki meşrû ünvan; görevdeki ve emekli kahramanlar, birbirine düştüler-düşüyorlar-düşecekler! İkisinin yaptığı da yanlış! İkisinin yaptığı da vicdanları incitiyor! Biz de, millet olarak; "Aşağı tükürsek sakal, yukarı tükürsek bıyık!" açmazıyla balgamımızı ağzımızda tutmaya mahkûm!...
Gel de dayan bu "meşrû, gayr-ı meşrû çatışması"na, çekişmesine!... Ve gel de bu körler savaşından aracılık edeyim derken, yara almadan çık!...
"BÜTÜN TÜRKLER BİR ORDU, KATILMAYAN KAÇAKTIR."
Selam, sevgi, dua...
Mustafa ASLAN

Hiç yorum yok: